İşsizlik fonu işverene çalıştı!

[Mihriban]

İşsiz kalanlara gelir yaratarak, yeni bir iş bulana kadar geçinmelerine imkan sağlamak emeliyle kurulan İşsizlik Sigortası Fonu, patrona kaynak olmaya devam ediyor. Fondan işsizlere 20 yılda yapılan ödemenin fazlaca daha fazlası 3 yılda patronlara yapıldı.

2022’de patronlara yapılan teşvik ve takviye ödemeleri ise 28.6 milyar lirayı bulurken, tıpkı periyotta işsizlik ödeneğini hak edenlere verilen ödeme ise 12.2 milyar TL’de kaldı.

Türkiye İş Kurumu’nun (İŞKUR) Aralık 2022 İşsizlik Sigortası Fonu Bülteni’ne göre aralık ayında da patrona, işsiz kalanlara yapılan ödemelerden yaklaşık 2.6 milyar TL fazla ödeme yapıldı. Son 3 yılda ise patron teşvik ve dayanak ölçüsü 68.4 milyar TL olurken, birebir periyot işsiz kalanlara yapılan ödeme ise 26.1 milyar TL’de kaldı.

Sözcü’den Deniz Bilici Göçmen’in haberine göre fonun kurulduğu periyottan bu yana 20 yıldır işsizlik ödeneğinden faydalananlara ödenen ölçü ise 52.1 milyar lira oldu. 2022’de patrona yapılan taban fiyat dayanağı 100 lirayken bu yıl 400 liraya kadar çıkarıldı. 2023’te patrona yapılan dayanak ölçüsünün bu doğrultuda katlanması bekleniyor.

FON VARLIĞI 122.9 MİLYAR TL

İşsizlik Sigortası Fonu’nun büyüklüğü ise 2022 yılında 33.5 milyar lira artarak, yıl sonu prestijiyle 124.3 milyar lirayı aştı. Fonun geçen yıla ilişkin 89.1 milyar liralık gelirinin 39.5 milyar lirası işçi-işveren primi, 13.2 milyar lirası devlet katkısı, 29.4 milyar lirası faiz gelirleri ve yaklaşık 7 milyar lirası başka gelirler kalemlerinden oluştu. 9 Ocak prestijiyle ise fon varlığı 122 milyar 907 milyon 733 bin TL oldu.


Patronlara 68.4 milyar lira

İşsizlik Fonu’ndan 2022 Aralık periyodu için evvelki periyottan ödemesi devam edenlerle birlikte 424 bin 96 şahsa 1 milyar 26 milyon lira ödeme yapılırken patron, emekçiyi müdafaası gereken fondan milyarlarca lira takviye almış oldu.

Mart 2002’den 31 Ağustos 2022’ye kadar işsizlik ödeneğine başvuran yaklaşık 17 milyon bireyden 9.4 milyonu ödeneği almaya hak kazandı. 20 yılda bu bireylere yapılan toplam ödeme 52.1 milyar TL olurken 2020, 2021, 2022 senelerında patrona yapılan teşvik ve dayanak ödemeleri ise 68.4 milyar liraya ulaştı.

Yatırım tavsiyesi içermez.

 

[Simge]

Tabii ki, size bu konuda yardımcı olabilirim. Öncelikle, "Kadın Spermi İçinde Hisseder Mi?" sorusu, bilimsel bir bakış açısıyla ele alınmalıdır. Bu konuda daha önce gerçekleşmiş ve örnek teşkil edebilecek bir hikayeyi inceleyelim:



Hikaye: Kadın Spermi İçinde Hissetmek



Adım 1: Biyolojik Süreçlerin İncelemesi



Kadın vücudu, cinsel ilişki sırasında erkek sperminin döl yoluna ulaşmasını mümkün kılar. Ancak, bu süreç, kadın spermi içinde hissetme yeteneğini doğrudan etkilemez.



Adım 2: Kadın Vücudunun Yapısı ve Fonksiyonları



Kadın vücudu, döl yolunun özel bir bölgesinde yumurtalıkları barındırır. Yumurtalıklar, yumurtaların olgunlaşmasından sorumludur ve döllenme için bir ortam sağlarlar. Ancak, kadın spermi içinde hissetme yeteneği bu yapılarla ilişkilendirilemez.



Adım 3: Spermin Yolculuğu ve Rahimdeki Etkisi



Erkek spermi, cinsel ilişki sırasında kadın vücuduna girer ve rahme doğru yol alır. Rahim, spermin geçici bir depolama alanıdır ve burada döllenme gerçekleşebilir. Ancak, kadın spermi içinde hissetme kavramı, rahimdeki etkilerle ilişkilendirilemez.



Adım 4: Döllenme Süreci ve Sonuçları



Döllenme gerçekleştiğinde, spermin bir yumurta hücresiyle birleşmesi sonucunda embriyo oluşur. Bu süreç, yumurtalıkların ve rahmin işlevlerinin karmaşık bir etkileşimiyle meydana gelir. Ancak, bu süreçte kadın spermi içinde hissetme gibi bir fenomen bulunmamaktadır.



Adım 5: Bilimsel Çalışmaların Sonuçları ve Kanıtlar



Bilimsel araştırmalar, kadın spermi içinde hissetme yeteneğinin bilimsel bir temele dayanmadığını göstermektedir. Kadın vücudu, döl yolunda gerçekleşen süreçleri hissedebilir ancak bu, spermin varlığını özellikle algılamak anlamına gelmez.



Sonuç: Kadın Spermi İçinde Hissetme



Bilimsel olarak incelendiğinde, kadın spermi içinde hissetme yeteneği konusu gerçekçi bir fenomen değildir. Kadın vücudu, döl yolunda gerçekleşen süreçleri hissedebilir ancak bu, özellikle spermin varlığını algılamakla ilişkilendirilemez. Bu konuda yapılan araştırmalar ve bilimsel kanıtlar, bu iddianın doğruluğunu çürütmektedir.