Galatasaray Lider Adayı Eşref Hamamcıoğlu, adaylık sürecini ve projelerini anlattı. Adaylık sonucunın birinci vakit içinderda nasıl çıktığını açıklayan Hamamcıoğlu, “İlk lider olma niyetim, epeyce uzun vakittir topluluğumuzdan bu bahiste teveccüh, talep ve motivasyon alıyordum. Ne vakit divan heyeti başkanlığı vazifem bitmiş oldu, sonlarına gerçek bu teveccüh gitgide hızlandı, çoğaldı, ağırlaştı. Ben de bunu aile ortasında kıymetlendirerek, topluluktan gelen talebe duyarsız kalmamam gerektiği, bu sorumluluğu almam gerektiğini inandığım için, şubat sonunda mart başında bu işe karar verdim ve adaylık çalışmalarıma başladım” diye konuştu.
‘Galatasaray’a Güven’ sloganın nasıl çıktığıyla ilgili bilgiler veren Eşref Hamamcıoğlu, “Bu slogan şöyleki çıktı; ben 42 yıldır Galatasaray topluluğu ortasında olan birisiyim ve gördüm ki son vakit içinderda Galatasaray topluluğunda yaşanan en büyük meşakkatlerinin sebebi Galatasaray’ın ortak aklından yararlanmaması. Aslında tahlillerin hepsi Galatasaray’ın ortasında var. Bizim muhtaç olduğumuz bütün kaynaklar Galatasaray’ın ortasında var. İnsan kaynağı, bilgi kaynağı, deneyim kaynağı. O yüzden de Galatasaray’a inanç mottosu ile yola çıktık. Biz zira Galatasaray’a güveniyoruz. Çıkış sebebi bu” halinde konuştu.
“Galatasaray’ın en büyük zenginliği fikir ayrılıklarının olması”
Galatasaray’ın en büyük zenginliğinin fikir ayrılıklarının olması olduğunu vurgulayan Eşref Hamamcıoğlu, “Fakat fikir ayrılıkları hasımlığa niçiniyet vermemesi lazım. En büyük eksiğimiz bu. O yüzden de çıkış niçinlerimizden biri Galatasaray’ın kuruluş kıymetlerine dönmesi. Bunlar nedir? Fikir ayrılıklarına karşın hürmet ve sevginin etrafında kucaklaşmaktır. Bunun için prensipli duruş, şeffaf bağlantı, farklı fikirlere hürmet göstermek ve açık olmak. Biz bütün bu söylemiş olduğim prensipleri yerine getirmek üzere grup arkadaşlarımla birlikte yola çıktık. Bunu da tüm topluluğumuzun takviyesini sağlayacağımızdan hiç telaşınız yok” tabirlerini kullandı.
“Artık gelinen basamakta birlik ve birlikteliğin sandıkta sağlanması lazım”
Topluluk tarafınca bir beraberlik istenmesinin sorulması üzerine Hamamcıoğlu, “Şimdi topluluk tarafınca bir beraberlik istenmesi fazlaca olağan. 5 aday olması hiç kimseyi rahatsız etmemeli. Bir sefer bu Galatasaray’ın demokratik ortamının, kodlarının sunduğu bir imkandır. Bundan bütün Galatasaray’ın yaralanması lazım diye düşünüyorum. Oylar bölünmesin, konsolide olsun fikri çıktı. Zira bu seçim Galatasaray’ın adayları içinde bir seçim değil. Galatasaray’ın bir zihniyete karşı uğraşının seçimi olacak. Ben, divan konseyi başkanlığı yaptığım müddet boyunca bu zihniyete karşı çabamı, tüzüğün bana vermiş olduğu nazaranv ve sorumluluklar çerçevesinde yerine getirmeye çalıştım. O bakımdan dolayı bugün Galatasaray birlik ve birliktelik ortasında olması dilek ediliyor. Lakin artık gelinen evrede birlik ve birlikteliğin sandıkta sağlanması lazım. Sandıkta bedelli genel heyeti üyelerimiz, sağ duyusuyla, ferasetleriyle kendilerinin uygun bulacakları adaya oylarını vermesi temel. Lakin bu oylar bir aday da konsolide olursa, Galatasaray’da birlik ve birliktelik daha kolay sağlanacaktır. Verilmek istenilen ileti buydu. Yoksa listelerin verilmesine iki gün kala insanların birleşmesine uğraş göstermek yeterli bir temenni, güzel niyetli bir aksiyon. Ama gerçekleşmesi fazlaca zordu. O bakımdan da yeterli niyetli organize edilmiş toplantı emeline ulaşmadı, sonuçsuz kaldı” diye yanıt verdi.
“Amacımız gelir gelmez bütün şirketleri profesyonelleştirmek”
Futbol kadrosunda sportif yöneticilik konusu sorusuna ise Eşref Hamamcıoğlu, “Sportif yöneticilikten fazla Sportif AŞ’nin vazifesini yerine getirmesi lazım. Şayet Galatasaray’ın ortasındaki anonim şirketler bunun ortasında Sportif AŞ dahil kurumsal olarak liyakate göre âlâ organize edilmiş olsaydı şu anda seçim bulunmasına karşın, idare olmamasına karşın hayat devam ederdi. Bu kaosu yaşamazdı. Zira onun dirayetli ve liyakate göre atanmış bir idare şurası olurdu. Profesyonel takımlar olurdu ve hayat devam ederdi. Bizim emelimiz gelir gelmez bütün şirketleri profesyonelleştirmektir. bu biçimde bir operasyon sorumlusu olacak, ilgili idare şurası üyeleri bu mevzuya vakıf beşerler olacak. Finansmandan sorumlu beşerler olacak, iş geliştirmeden sorumlu üyelerimiz olacak. Bir genel müdür olacak bu şirkette. olağan olarak bir sportif yöneticisi gerekirse konulacaktır ancak teknik yöneticinin inisiyatif sahibi olması gerektiğine inanıyoruz” tabirlerini kullandı.
“İlk davet edeceğimiz kişi Fatih Terim”
Futbol kadrosu için teknik yönetici konusunda birinci görüşmeye davet edecekleri kişinin Fatih Terim olduğunu söyleyen Hamamcıoğlu, “Çünkü kurumsal devamlılık temel. Her ne kadar mukavelesi bittiyse de Fatih Terim’in Galatasaray’la olan münasebeti kontratlarla epeyce ilintili değildir. Kendisini davet edeceğiz. Vizyonumuzu, stratejimizi paylaşacağız. Şayet o da bu bahiste dayanak vermeyi kabul ederse onla devam etmek isteriz. şayet olmazsa B planı, evet görüştüğümüz teknik yönetici adayları var. Ancak bunlarla epey ham görüşmeler yapıyoruz. Zira seçilmeden bu biçimde bir angajmana girmek hem Galatasaray’ın imajına birebir vakitte karşı tarafa ziyan vereceği için bunları deklare etmiyoruz, paylaşmıyoruz. Görüştüğümüz üç kişi var. Bir tanesi yerli, iki tanesi yabancı, şu anda onu söyleyebilirim” halinde konuştu.
“Galatasaray’ı çağ atlatacak bir proje”
Kemerburgaz ve Florya’nın projeden çok şayet olmazsa olmaz olduğunu vurgulayan Eşref Hamamcıoğlu, “Kemerburgaz’la ilgili bizim de planımız hazır. Kimin yapacağı muhakkak. Kulübün kasasından 5 kuruş çıkmadan, sponsor müteahhidimiz hazır. Başka projelere gelecek olursak, Galatasaray’ın ortasında bulunduğu mali durumu kurtulabilmesi için orta vadede bu çabucak olacak bir iş değil. Birtakım adaylar söylüyor, ‘Para bulduk geliyoruz’ diye. bu biçimde bir para koymanız yasak, bankaların kontratına bakılırsa. Galatasaray’ın borcu 2 milyar 100 milyon TL. bu biçimde para koymakla kapanacak bir şey değil. İleri dönük planlamalar yapmak lazım. Bizim planlarımızın ortasında, stratejimiz ortasında, sportif muvaffakiyete bağlı olmayan pahalar potansiyelinden gelir yapmak var. Bütün dünya bu biçimde çalışıyor. Bu kıymetlerimizi biz listeledik ve bütün bunları bir pazarlama şemsiyesi altında toplayacağız ve bunun da önümüzdeki hafta kamuoyuyla paylaşacağız. Şimdiden size söyleyeceğim bununla ilgili tek bilgi, bu projenin ismine biz ‘Proje Kolombus’ koyduk. niye Kolombus koyduğunuzu önümüzdeki hafta paylaşacağız. Bu Galatasaray’ın geleceğini yakından ilgilendiren bir proje, sürdürülebilir bir proje ve nazaranceksiniz gerçekleştirilmesi, düzgün niyetle yaklaştıktan daha sonra yürekle yaklaştırdıktan daha sonra Galatasaray’ı çağ atlatacak bir proje olduğunu söyleyebilirim. Bu bir iş projesidir, gayrimenkul değil. İş yapış projesidir” diye aktardı.
“Gençlere yatırım yapacağız”
3 yıl sonunda kulüp borçlarının ne kadar yönetilebileceğinin sorulması üzerine Hamamcıoğlu, “Bunu kestirim etmek epeyce sıkıntı. Zira Şampiyonlar Ligi’ne katılıp, katılacağımız belirli değil, Bankalar Birliği mukavelesinin ne biçimde revize edilebileceği muhakkak değil. Bunları bilmeden bir varsayım yapmak epey sıkıntı. Bu borcun vahameti hakkında yalnızca şunu söyleyebilir ve kamuoyuyla paylaşmak isterim. Galatasaray 116 yıllık bir kulüp. Birinci 113 yılında 1 milyar borç yapmış. 113. yıl sonunda 1 milyar borcu vardı. 116. yılda 2 milyar 100 milyon. Son 3 yılda 113 yılda yaptığının iki misli kadar borçlanma yapmış. Bu felaket, bunun önüne geçmek için planlar yapıyoruz. Bunun önüne geçmek için sorumsuz davrananları bulmak istiyoruz. Bunun önüne geçmek için de popülist yaklaşımlardan vazgeçip, Galatasaray’ı verimli biçimde yönetmeyi taahhüt ediyoruz. Futbol ekibine geçen sene harcanan para 54 milyon Euro. Şampiyonluğu son anda kaçıran grubumuzda alana çıkan ekibin ortalama kıymeti 26.5 milyon. Siz bunun yalnızca 26.5 milyon Euro’luk kısmından yararlanmışsınız. Yani iki transferinizin biri boşa gitmiş. Bunu yapmazsanız ayaklarınızın üstünde durmaya başlarsınız. İşte bizim tam yapacağımız bu. Öz kaynaklarımıza döneceğiz. Gençlere yatırım yapacağız. tekrar satılabilir oyuncular alacağız. Artık bizim elimizdeki oyuncuların hiç birini tekrar satılabilir oyuncular değil. İşte orada kaybediyorsun. Bir eseri alırken kazanmanız lazım zira fazlasına satabilmeniz lazım ona kıymet katmanız lazım. Biz bedel katmıyoruz. Galatasaray’ın altyapısından yetişmiş futbolcuların geçen sene kadroda aldıkları mühlet yüzde 4,25. Beşiktaş 16,5, Trabzon 22,5. Ajax’ta şu anda yüzde 25’i altyapıdan yetişen futbolcular. Fakat bunun ortasında sıkı durmak lazım, dirayetli durmak lazım ve bunu anlatmak lazım bütün topluluğa. Galatasaray’ın kurtuluşu yüzde yüz burada” değerlendirmesinde bulundu.
Altyapıyla ilgili niyetlerini aktaran Eşref Hamamcıoğlu, “Altyapıyla ilgili genç bir kuşakla çalışmak istiyoruz, çalıştırıcı olarak. Artık bütün sporda muvaffakiyetin altında yatan temel anahtar, data tahlili ve teknoloji kullanmak. Galatasaray’da şu anda bunu kullanmıyoruz. Artık dijital dönüşüm projeleriyle, altyapı hatta şirketler bile bu biçimde yönetiliyor. Bizim de bununla ilgili projelerimiz var. Scouting takımımız hayli güzel ama vermiş olduğu ayrıntıları âlâ tahlil edip, bunları pahalandırmak lazım. Altyapıda başarılı olacak atletlerimize bir üst ekibe geçtikleri vakit ve onlara çalıştıranlara kesinlikle bir prim verilmesi temel. Aksi takdirde motive edemezsiniz. Burada emek sarf eden, bilgi aktaran hocalarımızın da ödüllendirmesi lazımdır. Şayet A Grup’ya girdikten daha sonra bir üst kulübe, diğer bir ülkeye, kulübe para kazandırarak transfer oluyorsa kesinlikle bundan emeği geçen her insanın ilgilendirilmesi, teşvik edilmesi lazım. O da prim sistemiyle olur. Bugün bizim altyapı kadrolarımız için idman programları, beslenme programlarına kadar her şeyimiz hazır. ötürüsıyla altyapıda yalnızca fizikî yetiştirme idmanı değil mental olarak da nöropsikologlarla, akademisyenlerle çalışma programlarımızı hazırlıyoruz. Zira futbolcuların mental olarak da hazırlamak lazım. Duygusal zekalarını geliştirmek, spor etik kurallarını öğretmek, gerilime karşı nasıl gayret edilir, gerilim nasıl yönetilir üzere mevzuları da yetiştirme programı içine entegre edeceğiz” dedi.
‘Galatasaray’a Güven’ sloganın nasıl çıktığıyla ilgili bilgiler veren Eşref Hamamcıoğlu, “Bu slogan şöyleki çıktı; ben 42 yıldır Galatasaray topluluğu ortasında olan birisiyim ve gördüm ki son vakit içinderda Galatasaray topluluğunda yaşanan en büyük meşakkatlerinin sebebi Galatasaray’ın ortak aklından yararlanmaması. Aslında tahlillerin hepsi Galatasaray’ın ortasında var. Bizim muhtaç olduğumuz bütün kaynaklar Galatasaray’ın ortasında var. İnsan kaynağı, bilgi kaynağı, deneyim kaynağı. O yüzden de Galatasaray’a inanç mottosu ile yola çıktık. Biz zira Galatasaray’a güveniyoruz. Çıkış sebebi bu” halinde konuştu.
“Galatasaray’ın en büyük zenginliği fikir ayrılıklarının olması”
Galatasaray’ın en büyük zenginliğinin fikir ayrılıklarının olması olduğunu vurgulayan Eşref Hamamcıoğlu, “Fakat fikir ayrılıkları hasımlığa niçiniyet vermemesi lazım. En büyük eksiğimiz bu. O yüzden de çıkış niçinlerimizden biri Galatasaray’ın kuruluş kıymetlerine dönmesi. Bunlar nedir? Fikir ayrılıklarına karşın hürmet ve sevginin etrafında kucaklaşmaktır. Bunun için prensipli duruş, şeffaf bağlantı, farklı fikirlere hürmet göstermek ve açık olmak. Biz bütün bu söylemiş olduğim prensipleri yerine getirmek üzere grup arkadaşlarımla birlikte yola çıktık. Bunu da tüm topluluğumuzun takviyesini sağlayacağımızdan hiç telaşınız yok” tabirlerini kullandı.
“Artık gelinen basamakta birlik ve birlikteliğin sandıkta sağlanması lazım”
Topluluk tarafınca bir beraberlik istenmesinin sorulması üzerine Hamamcıoğlu, “Şimdi topluluk tarafınca bir beraberlik istenmesi fazlaca olağan. 5 aday olması hiç kimseyi rahatsız etmemeli. Bir sefer bu Galatasaray’ın demokratik ortamının, kodlarının sunduğu bir imkandır. Bundan bütün Galatasaray’ın yaralanması lazım diye düşünüyorum. Oylar bölünmesin, konsolide olsun fikri çıktı. Zira bu seçim Galatasaray’ın adayları içinde bir seçim değil. Galatasaray’ın bir zihniyete karşı uğraşının seçimi olacak. Ben, divan konseyi başkanlığı yaptığım müddet boyunca bu zihniyete karşı çabamı, tüzüğün bana vermiş olduğu nazaranv ve sorumluluklar çerçevesinde yerine getirmeye çalıştım. O bakımdan dolayı bugün Galatasaray birlik ve birliktelik ortasında olması dilek ediliyor. Lakin artık gelinen evrede birlik ve birlikteliğin sandıkta sağlanması lazım. Sandıkta bedelli genel heyeti üyelerimiz, sağ duyusuyla, ferasetleriyle kendilerinin uygun bulacakları adaya oylarını vermesi temel. Lakin bu oylar bir aday da konsolide olursa, Galatasaray’da birlik ve birliktelik daha kolay sağlanacaktır. Verilmek istenilen ileti buydu. Yoksa listelerin verilmesine iki gün kala insanların birleşmesine uğraş göstermek yeterli bir temenni, güzel niyetli bir aksiyon. Ama gerçekleşmesi fazlaca zordu. O bakımdan da yeterli niyetli organize edilmiş toplantı emeline ulaşmadı, sonuçsuz kaldı” diye yanıt verdi.
“Amacımız gelir gelmez bütün şirketleri profesyonelleştirmek”
Futbol kadrosunda sportif yöneticilik konusu sorusuna ise Eşref Hamamcıoğlu, “Sportif yöneticilikten fazla Sportif AŞ’nin vazifesini yerine getirmesi lazım. Şayet Galatasaray’ın ortasındaki anonim şirketler bunun ortasında Sportif AŞ dahil kurumsal olarak liyakate göre âlâ organize edilmiş olsaydı şu anda seçim bulunmasına karşın, idare olmamasına karşın hayat devam ederdi. Bu kaosu yaşamazdı. Zira onun dirayetli ve liyakate göre atanmış bir idare şurası olurdu. Profesyonel takımlar olurdu ve hayat devam ederdi. Bizim emelimiz gelir gelmez bütün şirketleri profesyonelleştirmektir. bu biçimde bir operasyon sorumlusu olacak, ilgili idare şurası üyeleri bu mevzuya vakıf beşerler olacak. Finansmandan sorumlu beşerler olacak, iş geliştirmeden sorumlu üyelerimiz olacak. Bir genel müdür olacak bu şirkette. olağan olarak bir sportif yöneticisi gerekirse konulacaktır ancak teknik yöneticinin inisiyatif sahibi olması gerektiğine inanıyoruz” tabirlerini kullandı.
“İlk davet edeceğimiz kişi Fatih Terim”
Futbol kadrosu için teknik yönetici konusunda birinci görüşmeye davet edecekleri kişinin Fatih Terim olduğunu söyleyen Hamamcıoğlu, “Çünkü kurumsal devamlılık temel. Her ne kadar mukavelesi bittiyse de Fatih Terim’in Galatasaray’la olan münasebeti kontratlarla epeyce ilintili değildir. Kendisini davet edeceğiz. Vizyonumuzu, stratejimizi paylaşacağız. Şayet o da bu bahiste dayanak vermeyi kabul ederse onla devam etmek isteriz. şayet olmazsa B planı, evet görüştüğümüz teknik yönetici adayları var. Ancak bunlarla epey ham görüşmeler yapıyoruz. Zira seçilmeden bu biçimde bir angajmana girmek hem Galatasaray’ın imajına birebir vakitte karşı tarafa ziyan vereceği için bunları deklare etmiyoruz, paylaşmıyoruz. Görüştüğümüz üç kişi var. Bir tanesi yerli, iki tanesi yabancı, şu anda onu söyleyebilirim” halinde konuştu.
“Galatasaray’ı çağ atlatacak bir proje”
Kemerburgaz ve Florya’nın projeden çok şayet olmazsa olmaz olduğunu vurgulayan Eşref Hamamcıoğlu, “Kemerburgaz’la ilgili bizim de planımız hazır. Kimin yapacağı muhakkak. Kulübün kasasından 5 kuruş çıkmadan, sponsor müteahhidimiz hazır. Başka projelere gelecek olursak, Galatasaray’ın ortasında bulunduğu mali durumu kurtulabilmesi için orta vadede bu çabucak olacak bir iş değil. Birtakım adaylar söylüyor, ‘Para bulduk geliyoruz’ diye. bu biçimde bir para koymanız yasak, bankaların kontratına bakılırsa. Galatasaray’ın borcu 2 milyar 100 milyon TL. bu biçimde para koymakla kapanacak bir şey değil. İleri dönük planlamalar yapmak lazım. Bizim planlarımızın ortasında, stratejimiz ortasında, sportif muvaffakiyete bağlı olmayan pahalar potansiyelinden gelir yapmak var. Bütün dünya bu biçimde çalışıyor. Bu kıymetlerimizi biz listeledik ve bütün bunları bir pazarlama şemsiyesi altında toplayacağız ve bunun da önümüzdeki hafta kamuoyuyla paylaşacağız. Şimdiden size söyleyeceğim bununla ilgili tek bilgi, bu projenin ismine biz ‘Proje Kolombus’ koyduk. niye Kolombus koyduğunuzu önümüzdeki hafta paylaşacağız. Bu Galatasaray’ın geleceğini yakından ilgilendiren bir proje, sürdürülebilir bir proje ve nazaranceksiniz gerçekleştirilmesi, düzgün niyetle yaklaştıktan daha sonra yürekle yaklaştırdıktan daha sonra Galatasaray’ı çağ atlatacak bir proje olduğunu söyleyebilirim. Bu bir iş projesidir, gayrimenkul değil. İş yapış projesidir” diye aktardı.
“Gençlere yatırım yapacağız”
3 yıl sonunda kulüp borçlarının ne kadar yönetilebileceğinin sorulması üzerine Hamamcıoğlu, “Bunu kestirim etmek epeyce sıkıntı. Zira Şampiyonlar Ligi’ne katılıp, katılacağımız belirli değil, Bankalar Birliği mukavelesinin ne biçimde revize edilebileceği muhakkak değil. Bunları bilmeden bir varsayım yapmak epey sıkıntı. Bu borcun vahameti hakkında yalnızca şunu söyleyebilir ve kamuoyuyla paylaşmak isterim. Galatasaray 116 yıllık bir kulüp. Birinci 113 yılında 1 milyar borç yapmış. 113. yıl sonunda 1 milyar borcu vardı. 116. yılda 2 milyar 100 milyon. Son 3 yılda 113 yılda yaptığının iki misli kadar borçlanma yapmış. Bu felaket, bunun önüne geçmek için planlar yapıyoruz. Bunun önüne geçmek için sorumsuz davrananları bulmak istiyoruz. Bunun önüne geçmek için de popülist yaklaşımlardan vazgeçip, Galatasaray’ı verimli biçimde yönetmeyi taahhüt ediyoruz. Futbol ekibine geçen sene harcanan para 54 milyon Euro. Şampiyonluğu son anda kaçıran grubumuzda alana çıkan ekibin ortalama kıymeti 26.5 milyon. Siz bunun yalnızca 26.5 milyon Euro’luk kısmından yararlanmışsınız. Yani iki transferinizin biri boşa gitmiş. Bunu yapmazsanız ayaklarınızın üstünde durmaya başlarsınız. İşte bizim tam yapacağımız bu. Öz kaynaklarımıza döneceğiz. Gençlere yatırım yapacağız. tekrar satılabilir oyuncular alacağız. Artık bizim elimizdeki oyuncuların hiç birini tekrar satılabilir oyuncular değil. İşte orada kaybediyorsun. Bir eseri alırken kazanmanız lazım zira fazlasına satabilmeniz lazım ona kıymet katmanız lazım. Biz bedel katmıyoruz. Galatasaray’ın altyapısından yetişmiş futbolcuların geçen sene kadroda aldıkları mühlet yüzde 4,25. Beşiktaş 16,5, Trabzon 22,5. Ajax’ta şu anda yüzde 25’i altyapıdan yetişen futbolcular. Fakat bunun ortasında sıkı durmak lazım, dirayetli durmak lazım ve bunu anlatmak lazım bütün topluluğa. Galatasaray’ın kurtuluşu yüzde yüz burada” değerlendirmesinde bulundu.
Altyapıyla ilgili niyetlerini aktaran Eşref Hamamcıoğlu, “Altyapıyla ilgili genç bir kuşakla çalışmak istiyoruz, çalıştırıcı olarak. Artık bütün sporda muvaffakiyetin altında yatan temel anahtar, data tahlili ve teknoloji kullanmak. Galatasaray’da şu anda bunu kullanmıyoruz. Artık dijital dönüşüm projeleriyle, altyapı hatta şirketler bile bu biçimde yönetiliyor. Bizim de bununla ilgili projelerimiz var. Scouting takımımız hayli güzel ama vermiş olduğu ayrıntıları âlâ tahlil edip, bunları pahalandırmak lazım. Altyapıda başarılı olacak atletlerimize bir üst ekibe geçtikleri vakit ve onlara çalıştıranlara kesinlikle bir prim verilmesi temel. Aksi takdirde motive edemezsiniz. Burada emek sarf eden, bilgi aktaran hocalarımızın da ödüllendirmesi lazımdır. Şayet A Grup’ya girdikten daha sonra bir üst kulübe, diğer bir ülkeye, kulübe para kazandırarak transfer oluyorsa kesinlikle bundan emeği geçen her insanın ilgilendirilmesi, teşvik edilmesi lazım. O da prim sistemiyle olur. Bugün bizim altyapı kadrolarımız için idman programları, beslenme programlarına kadar her şeyimiz hazır. ötürüsıyla altyapıda yalnızca fizikî yetiştirme idmanı değil mental olarak da nöropsikologlarla, akademisyenlerle çalışma programlarımızı hazırlıyoruz. Zira futbolcuların mental olarak da hazırlamak lazım. Duygusal zekalarını geliştirmek, spor etik kurallarını öğretmek, gerilime karşı nasıl gayret edilir, gerilim nasıl yönetilir üzere mevzuları da yetiştirme programı içine entegre edeceğiz” dedi.