İspanya’da Mallorca forması giyen Vedat Muriqi, İspanya basının özel açıklamalar yaptı. Kosovalı forvet, çocukluğunda ülkesi ile Sırbistan içindeki savaşı ve profesyonel bir futbolcu oluncaya kadar yaşadığı acı deneyimleri anlattı. İtalya’daki başarısız Lazio periyoduna ait itiraflarda bulunan Muriqi, samimi kelamlar sarf etti.
Fenerbahçe’nin eski, Mallorca’nın yeni golcüsü Vedat Muriqi, Kosova savaşındaki bir çocuktan profesyonel futbolcuya dönüşen hayatına ve Türkiye’den İtalya’ya akabinde İspanya’ya yönelen futbol mesleğine ait açıklamalar yaptı.
1990’ların sonlarında, birfazlaca Kosovalı Arnavut aile üzere, onun ailesi de Sırbistan ile yaşanan şiddetli çatışmanın dehşetinden kaçmak için Arnavutluk’a toplu bir göçün modülü olmaya zorlandı. Hayatlarının artık tehlikede olmadığına dair garanti verildikten iki buçuk ay daha sonra ülkelerine dönebildiler.
O günleri anılarında saklayan Muriqi, “Savaştan daha sonra, Kosova’da neredeyse hiç bir şey yoktu. Amcama futbolcu olmak istediğimi söylemiş olduğimde gülmeye başladı ve bana bunun hayli sıkıntı olduğunu söylemiş oldu. daha sonra işler değişmeye başladı, bahtım yaver gitti ve profesyonel olmak için hakikaten hayli çalıştım. Baht, ailemin bana yardımı ve İlah olmasaydı bu mümkün olmazdı” dedi.
İşte İspanya’nın ünlü gazetesi El Pais’te yer alan Vedat Muriqi söyleşisi:
“SAVAŞ OLABİLECEK EN MAKUS ŞEYDİR”
Sakallı keskin çenesi ve çökük elmacık kemikleri, Muriqi’nin yıpranmış bir adam görünümünü güçlendiriyor: “Savaş dünyanın ve rastgele bir insanın başına gelebilecek en berbat şeydir. Bununla ilgili tek olumlu şey, sizi zihinsel ve fizikî olarak daha kuvvetli hale getirmesi. Ailemde yaklaşık 50 kişi vardı ve hepimiz bir konutun odasında mahsur kaldık. Almanlar bize yardım etmeye başlayınca herkese günde 1 litre süt ve soğan dağıtmak zorunda kaldık. Sıkıntı vakit içinderdı, ailemin acı çektiğini, çocuk olduğumuzu, yiyip içmek istediğimizi ve bize hiç bir şey veremediklerini fark ettim. her neyse ki ailemden kimse savaşta ölmedi.”
“İDOL OLARAK BİR KİŞİ SÖYLEYEMEM”
“Sırp askerleri konutumuza bomba yerleştireceklerini söylemiş olduler. Annemin mümkün olan en kısa müddette arabayı alıp Arnavutluk’a gitmek için kıyafetleri çantalara doldurduğunu hatırlıyorum. Sokaklarda askerlerin attığı bir sürü kıyafet vardı. Kosova’da hiç bir futbolcuyu idol olarak goremedim. Maçları izlerdim ve başımda biroldukca oyuncunun özelliklerini bir ortaya getirdim. Lakin yalnızca bir adedinin ismini idol olarak veremem.”
Sürgünden daha sonra ve Kosova’da gelişme bahtı olmadığı için 17-19 yaşları içinde Arnavut gruplarından Teuta Durres ve Besa Kavaje forması giydi. sonrasındasında futbolcu olma dileğini gerçekleştirmek için Türkiye’yi seçti: “Yüzde bir bahtım vardı ve fazlaca odaklanmıştım. Kendimi kanıtlamak istiyordum. Kosova’ya dönmek istemedim ve her neyse ki beni kabul ettiler.”
“TÜRKİYE’DEN DAHA KALİTELİ”
Giresunspor ve Gençlerbirliği’nde gollerini atmaya başladıktan daha sonra Rizespor’da bir dönemde 26 gol atarak Fenerbahçe’ye transfer oldu. Sarı lacivertliler 36 maçta 17 gol atması, Lazio’ya 20 milyon Euro’ya transfer olmasını sağladı. Lakin ne Simone Inzaghi ile ne de Maurizio Sarri ile memnunluğu bulamadı: “İtalya’da Türkiye’den daha kaliteli bir lig var. Başta sakatlandım, daha sonra Covid’e yakalandım ve güç bir periyot geçirdim. Lazio’da yüksek bir düzey vardı ve grup arkadaşlarıma yetişmek kolay değildi. Birçok vakit şanslı değildim ve lakin fırsat verdiklerinde bunu değerlendiremediğim hakikat.”
“20 MİLYONU BOŞUNA VERMEDİLER”
Lazio’da yalnızca iki gol atınca taraftarların gayesi oldu. Geçen yaz halka açık bir dönem öncesi idmanda teknik yönetici Sarri, idmanı durdurdu ve Muriqi’ye hakaret eden taraftarları alandan atmakla tehdit etti: “20 milyonu boşuna ödemediler. Türkiye’de ve ulusal ekipte goller attım. Bir oyuncuya 100 milyon ödeyebilirsiniz lakin sakatlıklar olduğunda beklediğiniz performansı gösteremeyebilir. Futbolda bunlar var.”
“BANA GÜVENDİĞİ İÇİN MİNNETTARIM”
Dönem sonuna kadar kiralık olarak geldiği Mallorca ile oynadığı iki maçtaki performansı taraftarları heyecanlandırdı. Kadro arkadaşı Salva Sevilla, Cadiz maçında galibiyeti getiren penaltı atışını kullanımı için Muriqi’ye müsaade verdi: “İlk golünü atmak istedim. Forvetlerin gol atması gerekiyor ve penaltı bir fırsattı. hiç bir şey söylemedim ve Salva Sevilla gelip topu bana verdi. Gol atmam gerektiğini fark etti. Âlâ bir adam ve yaptığı şey karakterini gösteriyor. Bana güvendiği için ona minnettarım.”
“Biroldukca teklif aldım fakat bu kulüpte her insanın bir arada çalıştığını fark ettim. Lider ve teknik yönetici direkt beni aradı ve beni sevdiklerini hissetmemi sağladı. Bir forvet gol atmak zorundadır. Fakat teknik yöneticimiz evvel savunma, akabinde topu tutmam konusunda makul şeyler yapmamı istiyor. Bu benim için yeni bir şey değil.”
SERIE A VE LA LIGA FARKI
Muriqi, Serie A ve La Liga içindeki farktan bahsetmek için vakte olduğunu söylese de, şu ayrıntısı ekliyor: “İtalya’da ikili çabalar fazlaca daha kuvvetli. Burada yere atladığınızda yahut bir oyuncu bağırdığında, hakem faulü veriyor. Bu güzel bir şey değil.”
Fenerbahçe’nin eski, Mallorca’nın yeni golcüsü Vedat Muriqi, Kosova savaşındaki bir çocuktan profesyonel futbolcuya dönüşen hayatına ve Türkiye’den İtalya’ya akabinde İspanya’ya yönelen futbol mesleğine ait açıklamalar yaptı.
1990’ların sonlarında, birfazlaca Kosovalı Arnavut aile üzere, onun ailesi de Sırbistan ile yaşanan şiddetli çatışmanın dehşetinden kaçmak için Arnavutluk’a toplu bir göçün modülü olmaya zorlandı. Hayatlarının artık tehlikede olmadığına dair garanti verildikten iki buçuk ay daha sonra ülkelerine dönebildiler.
O günleri anılarında saklayan Muriqi, “Savaştan daha sonra, Kosova’da neredeyse hiç bir şey yoktu. Amcama futbolcu olmak istediğimi söylemiş olduğimde gülmeye başladı ve bana bunun hayli sıkıntı olduğunu söylemiş oldu. daha sonra işler değişmeye başladı, bahtım yaver gitti ve profesyonel olmak için hakikaten hayli çalıştım. Baht, ailemin bana yardımı ve İlah olmasaydı bu mümkün olmazdı” dedi.
İşte İspanya’nın ünlü gazetesi El Pais’te yer alan Vedat Muriqi söyleşisi:
“SAVAŞ OLABİLECEK EN MAKUS ŞEYDİR”
Sakallı keskin çenesi ve çökük elmacık kemikleri, Muriqi’nin yıpranmış bir adam görünümünü güçlendiriyor: “Savaş dünyanın ve rastgele bir insanın başına gelebilecek en berbat şeydir. Bununla ilgili tek olumlu şey, sizi zihinsel ve fizikî olarak daha kuvvetli hale getirmesi. Ailemde yaklaşık 50 kişi vardı ve hepimiz bir konutun odasında mahsur kaldık. Almanlar bize yardım etmeye başlayınca herkese günde 1 litre süt ve soğan dağıtmak zorunda kaldık. Sıkıntı vakit içinderdı, ailemin acı çektiğini, çocuk olduğumuzu, yiyip içmek istediğimizi ve bize hiç bir şey veremediklerini fark ettim. her neyse ki ailemden kimse savaşta ölmedi.”
“İDOL OLARAK BİR KİŞİ SÖYLEYEMEM”
“Sırp askerleri konutumuza bomba yerleştireceklerini söylemiş olduler. Annemin mümkün olan en kısa müddette arabayı alıp Arnavutluk’a gitmek için kıyafetleri çantalara doldurduğunu hatırlıyorum. Sokaklarda askerlerin attığı bir sürü kıyafet vardı. Kosova’da hiç bir futbolcuyu idol olarak goremedim. Maçları izlerdim ve başımda biroldukca oyuncunun özelliklerini bir ortaya getirdim. Lakin yalnızca bir adedinin ismini idol olarak veremem.”
Sürgünden daha sonra ve Kosova’da gelişme bahtı olmadığı için 17-19 yaşları içinde Arnavut gruplarından Teuta Durres ve Besa Kavaje forması giydi. sonrasındasında futbolcu olma dileğini gerçekleştirmek için Türkiye’yi seçti: “Yüzde bir bahtım vardı ve fazlaca odaklanmıştım. Kendimi kanıtlamak istiyordum. Kosova’ya dönmek istemedim ve her neyse ki beni kabul ettiler.”
“TÜRKİYE’DEN DAHA KALİTELİ”
Giresunspor ve Gençlerbirliği’nde gollerini atmaya başladıktan daha sonra Rizespor’da bir dönemde 26 gol atarak Fenerbahçe’ye transfer oldu. Sarı lacivertliler 36 maçta 17 gol atması, Lazio’ya 20 milyon Euro’ya transfer olmasını sağladı. Lakin ne Simone Inzaghi ile ne de Maurizio Sarri ile memnunluğu bulamadı: “İtalya’da Türkiye’den daha kaliteli bir lig var. Başta sakatlandım, daha sonra Covid’e yakalandım ve güç bir periyot geçirdim. Lazio’da yüksek bir düzey vardı ve grup arkadaşlarıma yetişmek kolay değildi. Birçok vakit şanslı değildim ve lakin fırsat verdiklerinde bunu değerlendiremediğim hakikat.”
“20 MİLYONU BOŞUNA VERMEDİLER”
Lazio’da yalnızca iki gol atınca taraftarların gayesi oldu. Geçen yaz halka açık bir dönem öncesi idmanda teknik yönetici Sarri, idmanı durdurdu ve Muriqi’ye hakaret eden taraftarları alandan atmakla tehdit etti: “20 milyonu boşuna ödemediler. Türkiye’de ve ulusal ekipte goller attım. Bir oyuncuya 100 milyon ödeyebilirsiniz lakin sakatlıklar olduğunda beklediğiniz performansı gösteremeyebilir. Futbolda bunlar var.”
“BANA GÜVENDİĞİ İÇİN MİNNETTARIM”
Dönem sonuna kadar kiralık olarak geldiği Mallorca ile oynadığı iki maçtaki performansı taraftarları heyecanlandırdı. Kadro arkadaşı Salva Sevilla, Cadiz maçında galibiyeti getiren penaltı atışını kullanımı için Muriqi’ye müsaade verdi: “İlk golünü atmak istedim. Forvetlerin gol atması gerekiyor ve penaltı bir fırsattı. hiç bir şey söylemedim ve Salva Sevilla gelip topu bana verdi. Gol atmam gerektiğini fark etti. Âlâ bir adam ve yaptığı şey karakterini gösteriyor. Bana güvendiği için ona minnettarım.”
“Biroldukca teklif aldım fakat bu kulüpte her insanın bir arada çalıştığını fark ettim. Lider ve teknik yönetici direkt beni aradı ve beni sevdiklerini hissetmemi sağladı. Bir forvet gol atmak zorundadır. Fakat teknik yöneticimiz evvel savunma, akabinde topu tutmam konusunda makul şeyler yapmamı istiyor. Bu benim için yeni bir şey değil.”
SERIE A VE LA LIGA FARKI
Muriqi, Serie A ve La Liga içindeki farktan bahsetmek için vakte olduğunu söylese de, şu ayrıntısı ekliyor: “İtalya’da ikili çabalar fazlaca daha kuvvetli. Burada yere atladığınızda yahut bir oyuncu bağırdığında, hakem faulü veriyor. Bu güzel bir şey değil.”