HaberTürk muharriri Sevilay Yılman, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) ilişkin olan Swiss Otel yerinin 1988 yılından itibaren el değiştirme ve ihale edilme sürecini anlattığı bugünkü yazısında, “Muhalefetteyken Swiss Otel’in satışını iptal ettiren o CHP’nin Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu, şu anda araziyi kendisi satmak istiyor” dedi.
“Vaktinde satışın iptali için kelle koltukta çaba veren ve de başarılı olan CHP’nin İBB’deki yeni temsilcileri iktidar olduktan daha sonra arazinin satışı için şu anda ellerini ovuşturuyor” diye yazan Yılman, “CHP’li belediye, kendisindilk evvelki sağcı belediyelerin yaptığı üzere özel kesime satışı tercih ediyor. Ne diyelim… Bahis rant olunca yok birbirimizden farkımız… Hepimiz neo liberal neo Özalız!” sözlerini kaydetti.
Yılman’ın yazısının ilgili kısmı şu biçimde:
“1988 yılında, Turgut Özal’ın periyodunda “yap/işlet/devret” yoluyla ihaleye çıkıyor. Ve ihaleyi de bir Japon firması olan Anadolu/Japon isimli şirket kazanıyor. İşte bu şirket 2032’ye kadar kiracı üst hakkı sahibi olarak aldığı araziyi otel olarak inşa ediyor ve kullanıma da 1991’de açıyor.
2005 yılına gelindiğinde Hüsnü Özyeğin’e ilişkin olan FİBA Holding Japonlardan, kiracı şirketin tüm paylarını satın alıyor. 2010’da da AK Partili Kadir Topbaş idaresindeki İBB, arazinin mülkiyetini satmaya karar veriyor ve ihaleye çıkıyor.
İhaleye daha 22 yıl kiracı olarak işletme hakkı bulunan Özyeğin tek başına giriyor ve 422 milyon ile kazanıyor. Parasını ödeyip gayrimenkulün tapusunu şirketinin üzerine alıyor. Fakat iki CHP’li meclis üyesi satışta kamu faydası bulunmadığı ve ihaleye tek başına 22 yıl daha işletme hakkı olan kiracıdan diğer kimsenin girmediğini münasebet göstererek satışın iptalini mahkemeye taşıyor. Bu itirazı haklı bulan İstanbul 7. Yönetim Mahkemesi de ihaleyi iptal ediyor. Danıştay 13. Daire’nin lokal mahkemenin sonucunı onamasıyla Mart 2014’te ihalenin iptal sonucu katılaşıyor.
Lakin ihale bedelini tahsil etmiş olan İBB, satış bedelini FİBA’ya geri ödemiyor. Bunun üzerine FİBA da dava açarak denkleştirilmiş olarak satış bedelinin iadesini talep ediyor ve kazanıyor. Belediye bu bedeli de ödemiyor. Bu ortada da seçim oluyor ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na bilindiği üzere CHP’li Ekrem İmamoğlu seçiliyor.
CHP’li 2 meclis üyesinin gayreti yardımıyla süreç biz İstanbulluların lehine sonuç buluyor. Ancak sıkı durun zira bombayı patlatıyorum. Muhalefetteyken Swiss Otel’in satışını iptal ettiren o CHP’nin Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu, şu anda araziyi kendisi satmak istiyor.”
“Vaktinde satışın iptali için kelle koltukta çaba veren ve de başarılı olan CHP’nin İBB’deki yeni temsilcileri iktidar olduktan daha sonra arazinin satışı için şu anda ellerini ovuşturuyor. Ve işin en tuhaf yanı da 2019’da Büyükşehir Belediyesi’ndeki iktidarı kaybettikten daha sonra CHP’li İmamoğlu tarafınca verilen her önergeye… İstanbullunun en büyük sıkıntısı taksi muhtaçlığını giderecek proje dahil her projeye “Ret” oyu veren AK Parti Kümesi ve başka muhalif partilerin üyeleri de Swiss Otel yerinin satışı için İmamoğlu’na firesiz dayanak veriyor.”
Yazının tamamını okumak için tıklayın.
Yatırım tavsiyesi içermez.
“Vaktinde satışın iptali için kelle koltukta çaba veren ve de başarılı olan CHP’nin İBB’deki yeni temsilcileri iktidar olduktan daha sonra arazinin satışı için şu anda ellerini ovuşturuyor” diye yazan Yılman, “CHP’li belediye, kendisindilk evvelki sağcı belediyelerin yaptığı üzere özel kesime satışı tercih ediyor. Ne diyelim… Bahis rant olunca yok birbirimizden farkımız… Hepimiz neo liberal neo Özalız!” sözlerini kaydetti.
Yılman’ın yazısının ilgili kısmı şu biçimde:
“1988 yılında, Turgut Özal’ın periyodunda “yap/işlet/devret” yoluyla ihaleye çıkıyor. Ve ihaleyi de bir Japon firması olan Anadolu/Japon isimli şirket kazanıyor. İşte bu şirket 2032’ye kadar kiracı üst hakkı sahibi olarak aldığı araziyi otel olarak inşa ediyor ve kullanıma da 1991’de açıyor.
2005 yılına gelindiğinde Hüsnü Özyeğin’e ilişkin olan FİBA Holding Japonlardan, kiracı şirketin tüm paylarını satın alıyor. 2010’da da AK Partili Kadir Topbaş idaresindeki İBB, arazinin mülkiyetini satmaya karar veriyor ve ihaleye çıkıyor.
İhaleye daha 22 yıl kiracı olarak işletme hakkı bulunan Özyeğin tek başına giriyor ve 422 milyon ile kazanıyor. Parasını ödeyip gayrimenkulün tapusunu şirketinin üzerine alıyor. Fakat iki CHP’li meclis üyesi satışta kamu faydası bulunmadığı ve ihaleye tek başına 22 yıl daha işletme hakkı olan kiracıdan diğer kimsenin girmediğini münasebet göstererek satışın iptalini mahkemeye taşıyor. Bu itirazı haklı bulan İstanbul 7. Yönetim Mahkemesi de ihaleyi iptal ediyor. Danıştay 13. Daire’nin lokal mahkemenin sonucunı onamasıyla Mart 2014’te ihalenin iptal sonucu katılaşıyor.
Lakin ihale bedelini tahsil etmiş olan İBB, satış bedelini FİBA’ya geri ödemiyor. Bunun üzerine FİBA da dava açarak denkleştirilmiş olarak satış bedelinin iadesini talep ediyor ve kazanıyor. Belediye bu bedeli de ödemiyor. Bu ortada da seçim oluyor ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na bilindiği üzere CHP’li Ekrem İmamoğlu seçiliyor.
CHP’li 2 meclis üyesinin gayreti yardımıyla süreç biz İstanbulluların lehine sonuç buluyor. Ancak sıkı durun zira bombayı patlatıyorum. Muhalefetteyken Swiss Otel’in satışını iptal ettiren o CHP’nin Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu, şu anda araziyi kendisi satmak istiyor.”
“Vaktinde satışın iptali için kelle koltukta çaba veren ve de başarılı olan CHP’nin İBB’deki yeni temsilcileri iktidar olduktan daha sonra arazinin satışı için şu anda ellerini ovuşturuyor. Ve işin en tuhaf yanı da 2019’da Büyükşehir Belediyesi’ndeki iktidarı kaybettikten daha sonra CHP’li İmamoğlu tarafınca verilen her önergeye… İstanbullunun en büyük sıkıntısı taksi muhtaçlığını giderecek proje dahil her projeye “Ret” oyu veren AK Parti Kümesi ve başka muhalif partilerin üyeleri de Swiss Otel yerinin satışı için İmamoğlu’na firesiz dayanak veriyor.”
Yazının tamamını okumak için tıklayın.
Yatırım tavsiyesi içermez.