Sabah Muharriri Dilek Güngör’ün yazısından alıntı
Pazar yasağı kalksın…
Geçenlerde kuzenim arayınca haberim oldu… Hacı Arif Beyefendi restoranı kapanmış…
Ankara’da yaşayanlar ya da oraya sık gidenler bilir. Merhum Süleyman Demirel’in konutunun olduğu meşhur Güniz Sokak’taki lokantayı… Evvelce iş ve siyaset dünyasının mekânlarındandı… Uzun müddettir ben de gitmiyordum… Ramazan’da paket servisiyle filan ayakta durmaya çalıştığını söylüyorlardı… Sanırım paket servisi işi dükkânı döndürmeye yetmemiş…Sadece o değildir elbet…
Malum, pandemi süreci en epeyce yeme-içme dalını vurdu. Bir de turizmi…
Cebinde biraz nakdi olan restoran, kafe, lokanta sahipleri dükkânı büsbütün kapatmamak için oradan aldı, oraya verdi. Kimi kira ödemek için bankalardan borçlandı. Gayrimenkul varlığı olan satıp parasıyla elemanlarının maaşını yahut kirasını ödedi. Bunları nereden mi biliyorum?
Şahsen yaşayanların anlattıklarından…
Olağan, devletin kısa çalışma ödeneği, kira ve ciro takviyesi bir nebze olsun yaralarına merhem oldu bulunmasına da…
Fakat meşhur atasözündeki gibi…
Hazıra dağ dayanmıyor.
Birikimiyle, devletin dayanağıyla dayanabilen dayandı, dayanamayan ise dükkânını devretmek durumunda kaldı.
Kolay değil…
Geçen yılın mart ayında Kovid-19 Türkiye’de görülmeye başladığından bu yana yeme-içme kesimi bir açılıyor, bir kapanıyor.
Yetkililerin dediğine bakılırsa, dalda irili ufaklı restorandan esnaf lokantası ve kafesine kadar 150 bin işletme vardı. Bunların 30 bini kapanmış ya da dükkânı devretmiş. Bir ay daha beklenirse 5 bine yakın restoran, kafe, lokantanın da topun ağzında olduğu söyleniyor.
En son 1 Haziran’da kademeli olağanlaşma çerçevesinde gündüzleri ve cumartesi günleri belirli şartlarda restoran, kafe, lokantalara müsaade verildi.
Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca harıl harıl çalışıyor.Ama milletin konutta olduğu çoluğu çocuğuyla yaz havasında dışarı çıkmak isteyeceği pazar günleri yasak devam ediyor. Artık hükümet temmuz ayını bekleniyor.
Yazının devamı için tıklayın
Yatırım tavsiyesi içermez.
Pazar yasağı kalksın…
Geçenlerde kuzenim arayınca haberim oldu… Hacı Arif Beyefendi restoranı kapanmış…
Ankara’da yaşayanlar ya da oraya sık gidenler bilir. Merhum Süleyman Demirel’in konutunun olduğu meşhur Güniz Sokak’taki lokantayı… Evvelce iş ve siyaset dünyasının mekânlarındandı… Uzun müddettir ben de gitmiyordum… Ramazan’da paket servisiyle filan ayakta durmaya çalıştığını söylüyorlardı… Sanırım paket servisi işi dükkânı döndürmeye yetmemiş…Sadece o değildir elbet…
Malum, pandemi süreci en epeyce yeme-içme dalını vurdu. Bir de turizmi…
Cebinde biraz nakdi olan restoran, kafe, lokanta sahipleri dükkânı büsbütün kapatmamak için oradan aldı, oraya verdi. Kimi kira ödemek için bankalardan borçlandı. Gayrimenkul varlığı olan satıp parasıyla elemanlarının maaşını yahut kirasını ödedi. Bunları nereden mi biliyorum?
Şahsen yaşayanların anlattıklarından…
Olağan, devletin kısa çalışma ödeneği, kira ve ciro takviyesi bir nebze olsun yaralarına merhem oldu bulunmasına da…
Fakat meşhur atasözündeki gibi…
Hazıra dağ dayanmıyor.
Birikimiyle, devletin dayanağıyla dayanabilen dayandı, dayanamayan ise dükkânını devretmek durumunda kaldı.
Kolay değil…
Geçen yılın mart ayında Kovid-19 Türkiye’de görülmeye başladığından bu yana yeme-içme kesimi bir açılıyor, bir kapanıyor.
Yetkililerin dediğine bakılırsa, dalda irili ufaklı restorandan esnaf lokantası ve kafesine kadar 150 bin işletme vardı. Bunların 30 bini kapanmış ya da dükkânı devretmiş. Bir ay daha beklenirse 5 bine yakın restoran, kafe, lokantanın da topun ağzında olduğu söyleniyor.
En son 1 Haziran’da kademeli olağanlaşma çerçevesinde gündüzleri ve cumartesi günleri belirli şartlarda restoran, kafe, lokantalara müsaade verildi.
Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca harıl harıl çalışıyor.Ama milletin konutta olduğu çoluğu çocuğuyla yaz havasında dışarı çıkmak isteyeceği pazar günleri yasak devam ediyor. Artık hükümet temmuz ayını bekleniyor.
Yazının devamı için tıklayın
Yatırım tavsiyesi içermez.