Ticaret Bakanlığı, geçtiğimiz günlerde yaptığı düzenleme ile yabancıya konut satışını da döviz kazandırıcı hizmetler kapsamına aldı. Yeni düzenleme kapsamında direkt yurt haricinde gayrimenkul, pazarlayıp satan firmalara devlet takviyesi sağlanacak.
Dünya’dan Leyla İlhan’ın haberine göre Düzenleme, gayrimenkulde fiyatları üst çekeceği tasasıyla toplumsal medyada reaksiyon çekerken, yabancıya satış yapan bölüm oyuncuları düzenlemenin kesimin küresel manada oyuncu olmasını sağlayacağını belirtti.
Reaksiyon çeken noktaya işaret eden bölüm temsilcileri, konut kiralama yoluyla oturum müsaadesi alarak kiraların yükselmesine niye olan kitle ile sonlu sayıda alım yapan yatırımcı kümenin karıştırılmaması gerektiğine vurgu yapılırken, Türkiye’nin oturum programı geliştirerek bunu 150 bin dolar ile 200 bin dolar karşılığında vermesi gerektiği kaydedildi.
“Oturum programı geliştirilmeli”
Düzenlemeyi pahalandıran Gayrimenkul Yurt Dışı Tanıtım Derneği (GİGDER) Lideri Ömer Faruk Akbal, dünyada bilhassa Amerika ve ABD’de gayrimenkul alanında faaliyet gösteren büyük şirketler olduğunu belirterek, “Türkiye memleketler arası gayrimenkul firması çıkarma alanında ne yazık ki istenilen düzeye çabucak hemen ulaşamadı. Düzenlemeyi hem Türkiye’ye yabancı gayrimenkul yatırımcısı çekme tıpkı vakitte yurtharicinde bu mevzuyla ilgili markaların oluşması açısından fazlaca değerli bir atılım olarak görüyoruz” dedi.
Düzenlemeyi yalnızca yurtiçine yatırımcı çekmek olarak görmenin yanlış olduğunu lisana getiren Akbal şunları söylemiş oldu:
“Bu yalnızca bir kısmı. Başka kısmı ise memleketler arası alanda markalarla rekabet etme imkanı sağlaması. Zira gayrimenkul yalnızca satış manasında değil, emlak idaresi, gayrimenkul fonu, teknoloji üretimi üzere bir hayli farklı alanda büyük markaların hizmet verdiği bir alan. Bu dayanaklar de gayrimenkulün etrafl ıca büyümesini sağlayacak bir anlayışın kıymetli bir adımı olacak.”
“Rekabetçi olmamız gereken alan manipüle ediliyor”
Öte taraftan Akbal, Türkiye’de bilhassa kiralama yoluyla oturum müsaadesi alan geniş bir kitle olduğuna dikkat çekerek, “Türkiye daire kiralayan yabancıya 1 yıl oturum hakkı veriliyor. hiç bir ülkede bu biçimde bir uygulama yok. Lakin çalışma yahut öğrenci vizesi olana veriliyor. Ya da 300-400 bin dolarlık oturum programıyla bu biçimde bir hak kazanıyorlar. Bizim de kiralamayla oturum hakkı yerine 150-200 bin dolar ödeyene bu hakkı vermemiz gerekir” değerlendirmesinde
bulundu.
“Herkes vatandaşlık için gelmiyor. Aslında vatandaşlık isteyenlerin oranı azınlıkta” diyen Akbal,
“Eğer bir orta oturum programı çıkarılırsa Dubai’ye giden bu kitleleri çekebiliriz. Çok fazla rekabetçi
olmamız gereken bir alanda bahis ne yazık ki manipüle ediliyor ve ülkenin geleceği ile oynanıyor” dedi.
“Yabancıya satılan konutun yarısı kiraya veriliyor”
Bu yıl yabancıya satılan 58 bin konutun 30 binin bir daha kiraya verildiğini de kaydeden Akbal, “Bu
da piyasaya yeni kiralık arz sunulması demek. Mülteciye kızıp bizi dövmesinler. Her yıl 10 milyar
dolara yakın bir girdi sağlıyoruz. Turizm gelirinin üçte biri gelir kelam konusu” diye konuştu.
“Yabancıya 10 yıldır satıyoruz halbuki fiyatlar 1 yılda arttı”
Düzenlemenin kesimin uzun vakittir üzerinde çalıştığı ve beklediği bir uygulama olduğunu aktaran Inhouse Küresel İdare Şurası Lideri Fatih Ergüven, “Gayrimenkulün bu alanı direkt döviz girdisi sağlıyor. Döviz girdisi sağlayan öbür kesimlere takviye veriliyor. Düzenleme ile bundan bizim de yaralanmamız sağlandı. meblağların artmasının sebebi yabancıymış üzere görünüyor. Hâlbuki biz yabancıya 10 yıldır konut satıyoruz fakat fiyatlar 1 yıldır artıyor. ötürüsıyla bunun yabancıya satışla alakası olmaz. Bunun en büyük sebebi konut üretiminin son 3-4 yıldan bu yana azalıyor olması” dedi. Yabancıya satış oranının toplam satış ortasındaki hissesinin yüzde 3,5-4 düzeyinde olduğunu kaydeden Ergüven, artışın bilhassa pandemiden daha sonra faizlerin düşük kalmasından dolayı orta ve üst segment yatırımcının aşikâr bölgelerde gayrimenkul yatırımlarına yönelmesinden kaynaklandığını kaydetti.
“Yabancıdan yabancıya satış mümkün olacak”
İşi hakkıyla yapan firmaların pazarlama ve tanıtım üzere alanlara para harcadığını kaydeden Ergüven, yeni uygulama ile işi düzgün yapan lisanslı firmaların merdiven altı firmalardan ayrılacağını lisana getirdi. Moskova’da yakın vakitte ofis açma planları olduğunu, yeni düzenleme ile 30 metrekare yerine 50 metrekare, 2 kişi yerine 3 kişi çalıştırma imkanı bulacaklarını da aktaran Ergüven, “bu biçimdece yurtharicinde mevcut olan ofis sayımızı daha artırarak yabancıdan yabancıya da satış yapma imkanı elde edeceğiz ve Türkiye’ye daha fazla döviz girdisi sağlanacak” diye konuştu.
“Yabancıya satış, dokümanlı emlak firmalarına açılmalı”
Düzenlemenin emlak dalına epeyce yarar sağlamayacağını belirten İstanbul Emlak Komitecileri Lideri Nizamettin Aşa, “Yabancıya satış yapan biz değiliz. Bizim emlakçıların yüzde 1-2’si bile değil. Birtakım ajans ismi altında çalışanlar ile yabancı aracılık acente şirketleri ve kaçak çalışanlar bu işi yapıyor. Biz yüzde 2 kurulu güç alırken, onlar en az yüzde 10 kurulla çalışıyorlar. ötürüsıyla Türkiye emlak dalına yararı olmayacak” dedi. Bölümün tertibe kavuşması için evvel yabancı ajans ve acentelerin piyasada çalışmasını disiplin altına almak gerektiğini belirten Aşa, “Taşınmaz Ticareti Dokümanı olmayan aracılık hizmeti veremiyor. Lakin ajans ismi altında bu yapılıyor” dedi. Bu tıp satışlarda mevcut olan Taşınmaz Ticareti Evrakının mecburî hale getirilmesi gerektiğini kaydeden Aşa, “Bu alan evraklı Türk emlak firmalarına açılmalı” dedi. İstanbul Emlak Brokerlerı Kulübü Lideri Ulvi Özcan, Ticaret Bakanlığı’nın yeni çalışmasını kesime bir takviye üzere görünse de, ülkedeki kira probleminin günden güne büyüdüğü gerçeği dikkate alındığında vakit içindeması gerçek olmayan bir uygulama olarak niteledi. Toprağın ihracatına karşı olduğunu belirten Özcan, “Eğer devlet dala dayanak vermek istiyorsa, emlakçının kim olduğunun belirli olduğu, emlakçılığın standartının düzgünce belirlendiği bir mevzuat için takviye sunmalı” dedi. Özcan, “Çünkü şu anda herkes emlakçı olabiliyor. hiç bir kontrol yok. ötürüsıyla bir ilanı portallara 10 emlak ofisi giriyor. Bundan da kanunî çalışan, saygın emlak ofisleri olumsuz etkileniyor. Emlakçının kim olduğu belirli olmalı ki ‘emlakçı tarafınca dolandırıldı’ üzere ithamların gayesi kanunî ofisler olmamalı. Mevcut düzenleme bölümün geneli yerine, kısıtlı sayıda birkaç firmaya yarar sağlayacak” diye konuştu.
Yatırım tavsiyesi içermez.
Dünya’dan Leyla İlhan’ın haberine göre Düzenleme, gayrimenkulde fiyatları üst çekeceği tasasıyla toplumsal medyada reaksiyon çekerken, yabancıya satış yapan bölüm oyuncuları düzenlemenin kesimin küresel manada oyuncu olmasını sağlayacağını belirtti.
Reaksiyon çeken noktaya işaret eden bölüm temsilcileri, konut kiralama yoluyla oturum müsaadesi alarak kiraların yükselmesine niye olan kitle ile sonlu sayıda alım yapan yatırımcı kümenin karıştırılmaması gerektiğine vurgu yapılırken, Türkiye’nin oturum programı geliştirerek bunu 150 bin dolar ile 200 bin dolar karşılığında vermesi gerektiği kaydedildi.
“Oturum programı geliştirilmeli”
Düzenlemeyi pahalandıran Gayrimenkul Yurt Dışı Tanıtım Derneği (GİGDER) Lideri Ömer Faruk Akbal, dünyada bilhassa Amerika ve ABD’de gayrimenkul alanında faaliyet gösteren büyük şirketler olduğunu belirterek, “Türkiye memleketler arası gayrimenkul firması çıkarma alanında ne yazık ki istenilen düzeye çabucak hemen ulaşamadı. Düzenlemeyi hem Türkiye’ye yabancı gayrimenkul yatırımcısı çekme tıpkı vakitte yurtharicinde bu mevzuyla ilgili markaların oluşması açısından fazlaca değerli bir atılım olarak görüyoruz” dedi.
Düzenlemeyi yalnızca yurtiçine yatırımcı çekmek olarak görmenin yanlış olduğunu lisana getiren Akbal şunları söylemiş oldu:
“Bu yalnızca bir kısmı. Başka kısmı ise memleketler arası alanda markalarla rekabet etme imkanı sağlaması. Zira gayrimenkul yalnızca satış manasında değil, emlak idaresi, gayrimenkul fonu, teknoloji üretimi üzere bir hayli farklı alanda büyük markaların hizmet verdiği bir alan. Bu dayanaklar de gayrimenkulün etrafl ıca büyümesini sağlayacak bir anlayışın kıymetli bir adımı olacak.”
“Rekabetçi olmamız gereken alan manipüle ediliyor”
Öte taraftan Akbal, Türkiye’de bilhassa kiralama yoluyla oturum müsaadesi alan geniş bir kitle olduğuna dikkat çekerek, “Türkiye daire kiralayan yabancıya 1 yıl oturum hakkı veriliyor. hiç bir ülkede bu biçimde bir uygulama yok. Lakin çalışma yahut öğrenci vizesi olana veriliyor. Ya da 300-400 bin dolarlık oturum programıyla bu biçimde bir hak kazanıyorlar. Bizim de kiralamayla oturum hakkı yerine 150-200 bin dolar ödeyene bu hakkı vermemiz gerekir” değerlendirmesinde
bulundu.
“Herkes vatandaşlık için gelmiyor. Aslında vatandaşlık isteyenlerin oranı azınlıkta” diyen Akbal,
“Eğer bir orta oturum programı çıkarılırsa Dubai’ye giden bu kitleleri çekebiliriz. Çok fazla rekabetçi
olmamız gereken bir alanda bahis ne yazık ki manipüle ediliyor ve ülkenin geleceği ile oynanıyor” dedi.
“Yabancıya satılan konutun yarısı kiraya veriliyor”
Bu yıl yabancıya satılan 58 bin konutun 30 binin bir daha kiraya verildiğini de kaydeden Akbal, “Bu
da piyasaya yeni kiralık arz sunulması demek. Mülteciye kızıp bizi dövmesinler. Her yıl 10 milyar
dolara yakın bir girdi sağlıyoruz. Turizm gelirinin üçte biri gelir kelam konusu” diye konuştu.
“Yabancıya 10 yıldır satıyoruz halbuki fiyatlar 1 yılda arttı”
Düzenlemenin kesimin uzun vakittir üzerinde çalıştığı ve beklediği bir uygulama olduğunu aktaran Inhouse Küresel İdare Şurası Lideri Fatih Ergüven, “Gayrimenkulün bu alanı direkt döviz girdisi sağlıyor. Döviz girdisi sağlayan öbür kesimlere takviye veriliyor. Düzenleme ile bundan bizim de yaralanmamız sağlandı. meblağların artmasının sebebi yabancıymış üzere görünüyor. Hâlbuki biz yabancıya 10 yıldır konut satıyoruz fakat fiyatlar 1 yıldır artıyor. ötürüsıyla bunun yabancıya satışla alakası olmaz. Bunun en büyük sebebi konut üretiminin son 3-4 yıldan bu yana azalıyor olması” dedi. Yabancıya satış oranının toplam satış ortasındaki hissesinin yüzde 3,5-4 düzeyinde olduğunu kaydeden Ergüven, artışın bilhassa pandemiden daha sonra faizlerin düşük kalmasından dolayı orta ve üst segment yatırımcının aşikâr bölgelerde gayrimenkul yatırımlarına yönelmesinden kaynaklandığını kaydetti.
“Yabancıdan yabancıya satış mümkün olacak”
İşi hakkıyla yapan firmaların pazarlama ve tanıtım üzere alanlara para harcadığını kaydeden Ergüven, yeni uygulama ile işi düzgün yapan lisanslı firmaların merdiven altı firmalardan ayrılacağını lisana getirdi. Moskova’da yakın vakitte ofis açma planları olduğunu, yeni düzenleme ile 30 metrekare yerine 50 metrekare, 2 kişi yerine 3 kişi çalıştırma imkanı bulacaklarını da aktaran Ergüven, “bu biçimdece yurtharicinde mevcut olan ofis sayımızı daha artırarak yabancıdan yabancıya da satış yapma imkanı elde edeceğiz ve Türkiye’ye daha fazla döviz girdisi sağlanacak” diye konuştu.
“Yabancıya satış, dokümanlı emlak firmalarına açılmalı”
Düzenlemenin emlak dalına epeyce yarar sağlamayacağını belirten İstanbul Emlak Komitecileri Lideri Nizamettin Aşa, “Yabancıya satış yapan biz değiliz. Bizim emlakçıların yüzde 1-2’si bile değil. Birtakım ajans ismi altında çalışanlar ile yabancı aracılık acente şirketleri ve kaçak çalışanlar bu işi yapıyor. Biz yüzde 2 kurulu güç alırken, onlar en az yüzde 10 kurulla çalışıyorlar. ötürüsıyla Türkiye emlak dalına yararı olmayacak” dedi. Bölümün tertibe kavuşması için evvel yabancı ajans ve acentelerin piyasada çalışmasını disiplin altına almak gerektiğini belirten Aşa, “Taşınmaz Ticareti Dokümanı olmayan aracılık hizmeti veremiyor. Lakin ajans ismi altında bu yapılıyor” dedi. Bu tıp satışlarda mevcut olan Taşınmaz Ticareti Evrakının mecburî hale getirilmesi gerektiğini kaydeden Aşa, “Bu alan evraklı Türk emlak firmalarına açılmalı” dedi. İstanbul Emlak Brokerlerı Kulübü Lideri Ulvi Özcan, Ticaret Bakanlığı’nın yeni çalışmasını kesime bir takviye üzere görünse de, ülkedeki kira probleminin günden güne büyüdüğü gerçeği dikkate alındığında vakit içindeması gerçek olmayan bir uygulama olarak niteledi. Toprağın ihracatına karşı olduğunu belirten Özcan, “Eğer devlet dala dayanak vermek istiyorsa, emlakçının kim olduğunun belirli olduğu, emlakçılığın standartının düzgünce belirlendiği bir mevzuat için takviye sunmalı” dedi. Özcan, “Çünkü şu anda herkes emlakçı olabiliyor. hiç bir kontrol yok. ötürüsıyla bir ilanı portallara 10 emlak ofisi giriyor. Bundan da kanunî çalışan, saygın emlak ofisleri olumsuz etkileniyor. Emlakçının kim olduğu belirli olmalı ki ‘emlakçı tarafınca dolandırıldı’ üzere ithamların gayesi kanunî ofisler olmamalı. Mevcut düzenleme bölümün geneli yerine, kısıtlı sayıda birkaç firmaya yarar sağlayacak” diye konuştu.
Yatırım tavsiyesi içermez.