CHP önderi Kılıçdaroğlu, “Biz yalnızca telefonlarımızın dinlendiğini sanıyorduk, meğerse izleniyormuşuz da. Mevzuyu Meclis’e getireceğiz” dedi.
CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Dünya Gazetesi’ne yaptığı açıklamalarda İBB Lideri İmamoğlu’nun ‘yemek’ tartışmaları daha sonrası gündeme gelen MOBESE manzaralarına ait konuştu. Kılıçdaroğlu, “Mobeselerin konulma öne sürülen sebebi nedir? Toplumun güvenliğini sağlamak. Birilerinin özel ömrünü izlemek için değil. Anayasa’da şahsi haklar var, bunları ihlal ediyorsunuz. Biz yalnızca telefonlarımızın dinlendiğini sanıyorduk, oysaki izleniyormuşuz da… Mevzuyu Meclis’e getireceğiz” tabirlerini kullandı.
Kılıçdaroğlu, “Yönetime geldiğimiz anda, çıkartacağımız bir numaralı kararname; Strateji Planlama Teşkilatını bir daha kurmak. İki; o kuruma en nitelikli insanları atamak. Bürokraside hala bu nitelikte insan var. Üçüncüsü; onlara şu talimatı vermek, “Bana Türkiye Cumhuriyeti Devletinin tüm sayılarını en geç 10 gün ortasında getirin.” İhracatı, ithalatı, Hazine’si, geliri, gideri… Hangi fonda ne kadar para olduğu… Taahhütleri, yükümlülükleri… Fonlarda şu anda ne kadar para var bilmiyoruz. Bizim sorduğumuz, milletvekillerimizin sorduğu soru önergelerine bile cevap verilmiyor. ötürüsıyla tüm bilgileri alıp, karar vereceğiz. Elde edilen tüm dataları de artılarıyla eksileriyle kamuoyuyla paylaşacağız. Türkiye’yi bu türlü ayağa kaldıracağız. Ekonomik Toplumsal Kurulu davet edeceğiz, bakanlarda orada olacaklar. Problemleri anlatacaklar, tahlilleri üreteceğiz. Üretim, kaynak nereye harcanacak” diye konuştu.
‘Aile dayanakları sigortasını devreye alacağız’
Kılıçdaroğlu, iktisada ait de açıklamalarda bulunarak şunları söylemiş oldu:
Genç mühendislerimiz Hollanda’ya gittiler. Aylık 5 bin dolar. Fakat birebir işi yapan Hollandalıya aylık 10 bin dolar veriliyor. Gençlerin bir özgürlük alanlarını büyütmeniz lazım, iki onları baskılamamanız lazım. Üniversiteler bu biçimde giderse bir şey yapamazsınız aslına bakarsan. örneğin Londra’ya gidin, ortaöğretimden itibaren çok sayıda Türk öğrenci goreceksiniz. Çocuklarını orada okutuyorlar. Orada daha farklı bir dünya var. Bir gencin özgüveni kayboluyorsa, bu ülkede hiç bir işe yaramıyorum diye düşünüyorsa, diğer ülkelere gitmeyi düşünüyor. Evvelden fırsat eşitliği vardı. Yoksul bir ailenin çocuğu da âlâ bir okulu kazanıp gidebiliyordu. Eğitim sistemi çöktü.
“Asgari Yurttaşlık Geliri”nin Anayasal kurum haline getirilmesine ait soruya CHP Önderi Kılıçdaroğlu, şu karşılığı verdi: “Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (İLO) 102 sayılı mukavelesi var. Kontratın 9’uncu kolu Aile Dayanakları Sigortası. Türkiye’de bu uygulanmıyor. 8’i uygulanıyor, en son İşsizlik Sigortası çıktı. Aile Takviyeleri Sigortası, her aileye minimum gelir garantisi veriyor. Bu aile tek kişi de olabilir, 5 kişi de olabilir. Temel Yurttaşlık Gelirini bu sigorta ortasında kıymetlendiriyoruz. Onunla ilgili de hoş bir çalışma yaptık, kanun teklifi hazırlandı. Toplumsal politikayı lütuf olmaktan çıkartıp, hak temelli oturtacağız. Yeni Başlangıçlar Fonu da var. Diyelim ki bir bayan eşinden boşandı, ona mesken tutulması eşyalarının alınması bu sigortanın ortasında olacak. bir daha diyelim ki bayan çalışamıyor konutta engelli var ya da yaşlı var. bu biçimde onu bu sigorta ortasında primli yapacağız. Sigortasını devlet ödüyor. Hiç kimse gelirsiz kalmayacak. Yoksulluğu yok edeceğiz.”
Güçte önümüzdeki en önemli tehlike; kıymetli Akkuyu elektriği. Bu memleketler arası bir mutabakat, diplomasinin konusu. Biz geldiğimiz vakit bunu mutabakatın maliyetini, bir biçimde çözmek zorundayız. Tarım eseri ihracatıyla mı, yoksa diğer bir biçimde mi onu konuşmak lazım. Yoksa bu maliyetle bizim sanayicimizin milletlerarası piyasalarda rekabet etme bahtı olmaz. O yüzden bir an evvel etraf dostu enerjiyi kendi ülkemizde üretmemiz lazım. Güneş, rüzgar…
Yatırım tavsiyesi içermez.
CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Dünya Gazetesi’ne yaptığı açıklamalarda İBB Lideri İmamoğlu’nun ‘yemek’ tartışmaları daha sonrası gündeme gelen MOBESE manzaralarına ait konuştu. Kılıçdaroğlu, “Mobeselerin konulma öne sürülen sebebi nedir? Toplumun güvenliğini sağlamak. Birilerinin özel ömrünü izlemek için değil. Anayasa’da şahsi haklar var, bunları ihlal ediyorsunuz. Biz yalnızca telefonlarımızın dinlendiğini sanıyorduk, oysaki izleniyormuşuz da… Mevzuyu Meclis’e getireceğiz” tabirlerini kullandı.
Kılıçdaroğlu, “Yönetime geldiğimiz anda, çıkartacağımız bir numaralı kararname; Strateji Planlama Teşkilatını bir daha kurmak. İki; o kuruma en nitelikli insanları atamak. Bürokraside hala bu nitelikte insan var. Üçüncüsü; onlara şu talimatı vermek, “Bana Türkiye Cumhuriyeti Devletinin tüm sayılarını en geç 10 gün ortasında getirin.” İhracatı, ithalatı, Hazine’si, geliri, gideri… Hangi fonda ne kadar para olduğu… Taahhütleri, yükümlülükleri… Fonlarda şu anda ne kadar para var bilmiyoruz. Bizim sorduğumuz, milletvekillerimizin sorduğu soru önergelerine bile cevap verilmiyor. ötürüsıyla tüm bilgileri alıp, karar vereceğiz. Elde edilen tüm dataları de artılarıyla eksileriyle kamuoyuyla paylaşacağız. Türkiye’yi bu türlü ayağa kaldıracağız. Ekonomik Toplumsal Kurulu davet edeceğiz, bakanlarda orada olacaklar. Problemleri anlatacaklar, tahlilleri üreteceğiz. Üretim, kaynak nereye harcanacak” diye konuştu.
‘Aile dayanakları sigortasını devreye alacağız’
Kılıçdaroğlu, iktisada ait de açıklamalarda bulunarak şunları söylemiş oldu:
Genç mühendislerimiz Hollanda’ya gittiler. Aylık 5 bin dolar. Fakat birebir işi yapan Hollandalıya aylık 10 bin dolar veriliyor. Gençlerin bir özgürlük alanlarını büyütmeniz lazım, iki onları baskılamamanız lazım. Üniversiteler bu biçimde giderse bir şey yapamazsınız aslına bakarsan. örneğin Londra’ya gidin, ortaöğretimden itibaren çok sayıda Türk öğrenci goreceksiniz. Çocuklarını orada okutuyorlar. Orada daha farklı bir dünya var. Bir gencin özgüveni kayboluyorsa, bu ülkede hiç bir işe yaramıyorum diye düşünüyorsa, diğer ülkelere gitmeyi düşünüyor. Evvelden fırsat eşitliği vardı. Yoksul bir ailenin çocuğu da âlâ bir okulu kazanıp gidebiliyordu. Eğitim sistemi çöktü.
“Asgari Yurttaşlık Geliri”nin Anayasal kurum haline getirilmesine ait soruya CHP Önderi Kılıçdaroğlu, şu karşılığı verdi: “Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (İLO) 102 sayılı mukavelesi var. Kontratın 9’uncu kolu Aile Dayanakları Sigortası. Türkiye’de bu uygulanmıyor. 8’i uygulanıyor, en son İşsizlik Sigortası çıktı. Aile Takviyeleri Sigortası, her aileye minimum gelir garantisi veriyor. Bu aile tek kişi de olabilir, 5 kişi de olabilir. Temel Yurttaşlık Gelirini bu sigorta ortasında kıymetlendiriyoruz. Onunla ilgili de hoş bir çalışma yaptık, kanun teklifi hazırlandı. Toplumsal politikayı lütuf olmaktan çıkartıp, hak temelli oturtacağız. Yeni Başlangıçlar Fonu da var. Diyelim ki bir bayan eşinden boşandı, ona mesken tutulması eşyalarının alınması bu sigortanın ortasında olacak. bir daha diyelim ki bayan çalışamıyor konutta engelli var ya da yaşlı var. bu biçimde onu bu sigorta ortasında primli yapacağız. Sigortasını devlet ödüyor. Hiç kimse gelirsiz kalmayacak. Yoksulluğu yok edeceğiz.”
Güçte önümüzdeki en önemli tehlike; kıymetli Akkuyu elektriği. Bu memleketler arası bir mutabakat, diplomasinin konusu. Biz geldiğimiz vakit bunu mutabakatın maliyetini, bir biçimde çözmek zorundayız. Tarım eseri ihracatıyla mı, yoksa diğer bir biçimde mi onu konuşmak lazım. Yoksa bu maliyetle bizim sanayicimizin milletlerarası piyasalarda rekabet etme bahtı olmaz. O yüzden bir an evvel etraf dostu enerjiyi kendi ülkemizde üretmemiz lazım. Güneş, rüzgar…
Yatırım tavsiyesi içermez.