Kurulduğu günden bu yana, inşa edilen yerinden yolcu garantisine kadar birfazlaca tarafıyla tartışmalara mevzu olan İstanbul Havalimanı, artık de yeme içme fiyatlarıyla gündemde.
Yurtiçi uçuşlarda uçak biletinin yarısı fiyatına gelen hamburgerler, olağanın 8 katına satılan sular, yalnızca Türk yolcuları değil Avro ile ödeyen yabancı ziyaretçileri bile isyan ettiriyor. Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Genel Lideri Aziz Koçal, birkaç sefer bakanlığa şikâyette bulunduklarını belirterek bu meblağların yap-işlet-devret modelinin yurttaşa bir armağanı olduğunu söylüyor.
Cumhuriyet’ten Alican Polat’ın haberine bakılırsa İstanbul Havalimanı’nda fiyatları yılbaşına nazaran kıyasladığımızda TL’deki bedel kaybının yanı sıra dolar bazında da meblağların iki katına yakın arttığı görülüyor. Geçen yıl aralık ayının başlarında dolar 13.80 TL iken 66 liraya yani 4.75 dolara satılan en ucuz hamburger, doların 14.70 TL olduğu bugünlerde 119 liraya yani 8.09 dolara satılıyor.
Bugün dışarıda 2 liraya satılan yarım litre su, havalimanında 16.25 liraya, kaşarlı simit ise 30 liraya satılıyor.
Geçen hafta Eski Ziraat Bankası Genel Müdürü Şenol Babuşcu’nun toplumsal medya hesabında hamburger fiyatlarını paylaşması ile yine gündeme gelen havalimanı yeme içme fiyatlarına reaksiyon de artıyor. AKP’lilerin yüksek fiyatları “Turistlere yönelik fiyatlar” olarak savunmasına karşılık toplumsal medyada biroldukça yabancı turist de fiyatlardan yakınıyor. Yorumlarda “Dünyadaki en değerli havalimanı” vurgusu yapılıyor.
“niçin GÖZ YUMULUYOR?”
Yürüme alanı fazla olduğu için uçuş saatinden en az dört saat evvel havalimanında olması istenilen yurtaşların, yol da hesaplanınca uçuşlarından Altı saat evvel yola çıktıklarını hatırlatan TÜDEF Lideri Koçal, “Bu seyahatte bir şeyler yenebilecek tek yer havalimanı ve burada da denetimlerden geçince sularınıza el koyuluyor. Bu tüketiciyi içerideki markaların insafına terk etmek demektir. Bu tüketicinin besine ulaşmasını engelleyen bir durumdur. Altı saattir yolda olan bir şeker hastası suyu 16 liraya, simiti 30 liraya almaya mahkûm ediliyor” dedi.
Ticaret Bakanlığı’na bağlı Haksız Fiyat Kıymetlendirme Kurulu’nun bu üzere mevzuları incelediğini belirten Koçal şöyleki konuştu:
“tutarların savunması olarak kiraların yüksekliği gösteriliyor da kiraya veren muhakkak. Yap-İşlet-Devret metodu ile işleten firmalar bu biçimde bu pahalılığın müsebbibi. Haksız Fiyat Kıymetlendirme Kurulu’nun bakılırsavi bu üzere fahiş fiyatlara müdahale etmektir. Havalimanları hangi kapsama giriyor da bu şura bütün dünyanın konuştuğu fiyatlara göz yumuyor? Şikâyetlerimiz niye ciddiye alınmıyor?”
Yatırım tavsiyesi içermez.
Yurtiçi uçuşlarda uçak biletinin yarısı fiyatına gelen hamburgerler, olağanın 8 katına satılan sular, yalnızca Türk yolcuları değil Avro ile ödeyen yabancı ziyaretçileri bile isyan ettiriyor. Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Genel Lideri Aziz Koçal, birkaç sefer bakanlığa şikâyette bulunduklarını belirterek bu meblağların yap-işlet-devret modelinin yurttaşa bir armağanı olduğunu söylüyor.
Cumhuriyet’ten Alican Polat’ın haberine bakılırsa İstanbul Havalimanı’nda fiyatları yılbaşına nazaran kıyasladığımızda TL’deki bedel kaybının yanı sıra dolar bazında da meblağların iki katına yakın arttığı görülüyor. Geçen yıl aralık ayının başlarında dolar 13.80 TL iken 66 liraya yani 4.75 dolara satılan en ucuz hamburger, doların 14.70 TL olduğu bugünlerde 119 liraya yani 8.09 dolara satılıyor.
Bugün dışarıda 2 liraya satılan yarım litre su, havalimanında 16.25 liraya, kaşarlı simit ise 30 liraya satılıyor.
Geçen hafta Eski Ziraat Bankası Genel Müdürü Şenol Babuşcu’nun toplumsal medya hesabında hamburger fiyatlarını paylaşması ile yine gündeme gelen havalimanı yeme içme fiyatlarına reaksiyon de artıyor. AKP’lilerin yüksek fiyatları “Turistlere yönelik fiyatlar” olarak savunmasına karşılık toplumsal medyada biroldukça yabancı turist de fiyatlardan yakınıyor. Yorumlarda “Dünyadaki en değerli havalimanı” vurgusu yapılıyor.
“niçin GÖZ YUMULUYOR?”
Yürüme alanı fazla olduğu için uçuş saatinden en az dört saat evvel havalimanında olması istenilen yurtaşların, yol da hesaplanınca uçuşlarından Altı saat evvel yola çıktıklarını hatırlatan TÜDEF Lideri Koçal, “Bu seyahatte bir şeyler yenebilecek tek yer havalimanı ve burada da denetimlerden geçince sularınıza el koyuluyor. Bu tüketiciyi içerideki markaların insafına terk etmek demektir. Bu tüketicinin besine ulaşmasını engelleyen bir durumdur. Altı saattir yolda olan bir şeker hastası suyu 16 liraya, simiti 30 liraya almaya mahkûm ediliyor” dedi.
Ticaret Bakanlığı’na bağlı Haksız Fiyat Kıymetlendirme Kurulu’nun bu üzere mevzuları incelediğini belirten Koçal şöyleki konuştu:
“tutarların savunması olarak kiraların yüksekliği gösteriliyor da kiraya veren muhakkak. Yap-İşlet-Devret metodu ile işleten firmalar bu biçimde bu pahalılığın müsebbibi. Haksız Fiyat Kıymetlendirme Kurulu’nun bakılırsavi bu üzere fahiş fiyatlara müdahale etmektir. Havalimanları hangi kapsama giriyor da bu şura bütün dünyanın konuştuğu fiyatlara göz yumuyor? Şikâyetlerimiz niye ciddiye alınmıyor?”
Yatırım tavsiyesi içermez.