Son olarak 4 yıl evvel grup çalıştıran ve ondan evvel de istikrarsız bir mesleği olan Teknik Yönetici Güvenç Kurtar, Türk futbolunda yabancı hocaların tercih edilmesini eleştirdi. Beşiktaş ve Galatasaray’ın teknik yöneticileri hakkında sert tabirler kullanan Kurtar, “Biz bu günlere kolay gelmedik” dedi.
Yabancı antrenörlerin kendilerinden daha bilgili olmadıklarını söyleyen Teknik Yönetici Güvenç Kurtar, “Valerian Ismael, Torrent, bunlar kim ya? Biz de bir laf vardır; ‘Ayakkabımı atsam bundan iyidir’ diye. Ayakkabımı atsam onlardan daha âlâ antrenörlük yapar” dedi.
Türk futbolunun deneyimli teknik erkeklerindan Güvenç Kurtar, Kocaeli’de düzenlenen bir panelde öğrencilerle bir ortaya geldi. Öğrencilere Kocaelispor anılarını anlatan Kurtar, sporun ehemmiyetine değindi. Panel içerisinde öğrencilerin sorularını da cevaplayan Güvenç Kurtar, akabinde Türk futboluna dair açıklamalarda bulundu.
Genç teknik yöneticilerin tercih edilmesinin değerli olduğunu lakin deneyimin de yabana atılmaması gerektiğini vurgulayan Güvenç Kurtar, şu sözleri kullandı:
“Jenerasyon değişiyor, gençler geliyor. Genç kuşaktan yeni teknik adamlar yetişiyor. Onların gelip başarılı olmasını, onların çalıştırmasını istiyorlar. ‘Genç, dinamik, aç’ üzere üç sözlük bir sloganları var. halbuki bilgi ve deneyim de hayli değerli. Tecrübeyi yabana atmamak lazım fakat bu sloganlar olunca bizi tercih etmiyorlar. meğer yanlış. Zira ben de şöyleki söylüyorum; ‘Kulüplerin herbiçimde taş ocağı var, taş falan taşıtacaklar genç antrenörlere’. Bizler bugünlere kolay gelmedik. O kadar emeğimiz var, o kadar başımızdan olaylar geçti ki kimi şeyleri değiştirebiliriz.”
“İNŞALLAH BİZE DE SIRA GELİR”
“örneğin düşecek epey ekip var, ben geçen sene de bu sene de hayli kurtarırdım yahut şampiyonluğa oynatabilirdik. Bize de inşallah hayli da gecikmeden sıra gelir. Beşerler heyecanını, dinamikliğini kaybetmedikten daha sonra, dilekli ve istekli olduktan daha sonra her şeyi başarabilir. İnşallah bir gün eski başarılı günlerimize döneriz.”
“BU İŞİN OKULU, KİTABI YOK”
“Yabancı hocaların bizden çok bilgisi yok. yine söylüyorum ki okulu, kitabı yok bu antrenörlüğün. Doğal deneyimleriniz olacak futbolculuktan ve antrenörlükten. Başınız çalışacak, bu işe baş yoracaksınız. Futbolcuları fizik olarak, kondisyon olarak hazırlamak için o işin uzmanları var. Bu bizim işimiz değil. Biz nasıl maç alırız, ne değişiklikler yaparız, nasıl futbolcu eğitiriz, nasıl gole yönlendiririz, savunma yaparız.. Bunları öğreteceğiz.”
“YABANCI HOCA ALMAYA AKLIM ERMİYOR”
“Yabancı antrenörün bizden bir fazlası yok ki. Kim bu işe kafayı yorarsa, o kadar daha âlâ antrenör olur. Olağan imkanlar, idare, hepsi bir zincirin halkaları. Evvelce bu kadar para yoktu. Artık Anadolu kulüpleri dünya kadar para veriyor, 1 milyon Euro’ya adam alıyor. Fevkalade paralar harcıyorlar. Avrupalı hocalar buraya gelecek, ekibi tanıyacak. Yabancı hoca almaya aklım, sırrım ermiyor. Kusura bakmasınlar ancak yöneticilerin antrenörlere aklı ermiyor.”
“AYAKKABIMI ATSAM ONLARDAN DAHA İYİ…”
“Formsuz devirlerimiz de oluyor evet lakin yaptığın güzel şeyleri görmüyorlar. Ne vakit başarısız olmuşsan onları sayıyor. Yöneticiler, adam alırken 10 tane antrenörle bir konuşsunlar. Birileri bir şey söylüyor, o onun amcası, öbürü onun dayısı, oradan torpil, buradan torpil, seni karalıyor, yabancı geliyor daha sonrasında. Türkiye’de bu da var, bütün antrenörler birbirlerini kötülüyor, karalıyor. Olmayacak şeyleri aleyhinde konuşuyorlar. O yüzden de iş bulmak epeyce sıkıntı. Yabancı antrenörleri onun için öneriyorlar. Onlar da geliyor, başarılı olamıyorlar.”
“ISMAEL, TORRENT, BUNLAR KİM YA?”
“İşte Sumudica geldi gitti, Romanya’da ceza almış. Türkiye’de 3-4 tane kadroda çalıştı. En son Malatyaspor’u geldi, düşürdü, gitti. E ne oldu artık? O Malatyaspor’u ben alsam bu güç durumlara düşürmezdim. Kurtarırdım yani lakin sorduğunda beşerler ismini bile geçirmiyor. Kaliteli liderler, kaliteli yönetimciler, yöneticiler lazım. Artık bu gelen Valerian Ismael, Torrent, bunlar kim ya? Biz de bir laf vardır; ‘Ayakkabımı atsam bundan iyidir’ diye. Benim ayakkabımı atsam onlardan daha âlâ antrenörlük yapar.”
“MİLLİ KADRODA TAKIM YAPISI YANLIŞ”
“Niye ulusal kadro başarılı değil? 50 tane şey var. Biz de fazlaca futbolcu var, yeterli futbolcular var lakin takım yapısı yanlış. Çıkarılan takıma bakıyorum yanlış. Ders alma da yok bizde. Avrupa Şampiyonası’na giden takıma bak, daha sonrasında Dünya Kupası Elemeleri’ne giden takıma bak. En azından onu örnek alıp bir baksaydın” diye konuştu.
“ÇOCUKLARI SPORA YÖNELTMEK ZORUNDAYIZ”
“Türk gençlerimizi, çocuklarımızı spora yönlendirmeliyiz. Sanat, bilim üzere şeyler fazlaca kıymetli lakin spor olmadan hiç biri olmaz. Sağlam baş, sağlam bedende bulunur. Çocuklarımızı spora yöneltmek mecburiyetindeyiz. Tesislerimizi çoğaltmalıyız. Futbol alışılmış ki kıymetli fakat futboldan vazgeçtim, gençliğimizi kurtaralım. Gençliğimizi makûs yollara düşürmeyelim; uyuşturucu bağımlılığından, kahve köşelerinden, bilgisayar önlerinden kurtaralım. Çocuklarımız spor yapsın. Çamurda oynasınlar, batakta oynasınlar lakin bir yer bulsunlar, oynasınlar.”
Yabancı antrenörlerin kendilerinden daha bilgili olmadıklarını söyleyen Teknik Yönetici Güvenç Kurtar, “Valerian Ismael, Torrent, bunlar kim ya? Biz de bir laf vardır; ‘Ayakkabımı atsam bundan iyidir’ diye. Ayakkabımı atsam onlardan daha âlâ antrenörlük yapar” dedi.
Türk futbolunun deneyimli teknik erkeklerindan Güvenç Kurtar, Kocaeli’de düzenlenen bir panelde öğrencilerle bir ortaya geldi. Öğrencilere Kocaelispor anılarını anlatan Kurtar, sporun ehemmiyetine değindi. Panel içerisinde öğrencilerin sorularını da cevaplayan Güvenç Kurtar, akabinde Türk futboluna dair açıklamalarda bulundu.
Genç teknik yöneticilerin tercih edilmesinin değerli olduğunu lakin deneyimin de yabana atılmaması gerektiğini vurgulayan Güvenç Kurtar, şu sözleri kullandı:
“Jenerasyon değişiyor, gençler geliyor. Genç kuşaktan yeni teknik adamlar yetişiyor. Onların gelip başarılı olmasını, onların çalıştırmasını istiyorlar. ‘Genç, dinamik, aç’ üzere üç sözlük bir sloganları var. halbuki bilgi ve deneyim de hayli değerli. Tecrübeyi yabana atmamak lazım fakat bu sloganlar olunca bizi tercih etmiyorlar. meğer yanlış. Zira ben de şöyleki söylüyorum; ‘Kulüplerin herbiçimde taş ocağı var, taş falan taşıtacaklar genç antrenörlere’. Bizler bugünlere kolay gelmedik. O kadar emeğimiz var, o kadar başımızdan olaylar geçti ki kimi şeyleri değiştirebiliriz.”
“İNŞALLAH BİZE DE SIRA GELİR”
“örneğin düşecek epey ekip var, ben geçen sene de bu sene de hayli kurtarırdım yahut şampiyonluğa oynatabilirdik. Bize de inşallah hayli da gecikmeden sıra gelir. Beşerler heyecanını, dinamikliğini kaybetmedikten daha sonra, dilekli ve istekli olduktan daha sonra her şeyi başarabilir. İnşallah bir gün eski başarılı günlerimize döneriz.”
“BU İŞİN OKULU, KİTABI YOK”
“Yabancı hocaların bizden çok bilgisi yok. yine söylüyorum ki okulu, kitabı yok bu antrenörlüğün. Doğal deneyimleriniz olacak futbolculuktan ve antrenörlükten. Başınız çalışacak, bu işe baş yoracaksınız. Futbolcuları fizik olarak, kondisyon olarak hazırlamak için o işin uzmanları var. Bu bizim işimiz değil. Biz nasıl maç alırız, ne değişiklikler yaparız, nasıl futbolcu eğitiriz, nasıl gole yönlendiririz, savunma yaparız.. Bunları öğreteceğiz.”
“YABANCI HOCA ALMAYA AKLIM ERMİYOR”
“Yabancı antrenörün bizden bir fazlası yok ki. Kim bu işe kafayı yorarsa, o kadar daha âlâ antrenör olur. Olağan imkanlar, idare, hepsi bir zincirin halkaları. Evvelce bu kadar para yoktu. Artık Anadolu kulüpleri dünya kadar para veriyor, 1 milyon Euro’ya adam alıyor. Fevkalade paralar harcıyorlar. Avrupalı hocalar buraya gelecek, ekibi tanıyacak. Yabancı hoca almaya aklım, sırrım ermiyor. Kusura bakmasınlar ancak yöneticilerin antrenörlere aklı ermiyor.”
“AYAKKABIMI ATSAM ONLARDAN DAHA İYİ…”
“Formsuz devirlerimiz de oluyor evet lakin yaptığın güzel şeyleri görmüyorlar. Ne vakit başarısız olmuşsan onları sayıyor. Yöneticiler, adam alırken 10 tane antrenörle bir konuşsunlar. Birileri bir şey söylüyor, o onun amcası, öbürü onun dayısı, oradan torpil, buradan torpil, seni karalıyor, yabancı geliyor daha sonrasında. Türkiye’de bu da var, bütün antrenörler birbirlerini kötülüyor, karalıyor. Olmayacak şeyleri aleyhinde konuşuyorlar. O yüzden de iş bulmak epeyce sıkıntı. Yabancı antrenörleri onun için öneriyorlar. Onlar da geliyor, başarılı olamıyorlar.”
“ISMAEL, TORRENT, BUNLAR KİM YA?”
“İşte Sumudica geldi gitti, Romanya’da ceza almış. Türkiye’de 3-4 tane kadroda çalıştı. En son Malatyaspor’u geldi, düşürdü, gitti. E ne oldu artık? O Malatyaspor’u ben alsam bu güç durumlara düşürmezdim. Kurtarırdım yani lakin sorduğunda beşerler ismini bile geçirmiyor. Kaliteli liderler, kaliteli yönetimciler, yöneticiler lazım. Artık bu gelen Valerian Ismael, Torrent, bunlar kim ya? Biz de bir laf vardır; ‘Ayakkabımı atsam bundan iyidir’ diye. Benim ayakkabımı atsam onlardan daha âlâ antrenörlük yapar.”
“MİLLİ KADRODA TAKIM YAPISI YANLIŞ”
“Niye ulusal kadro başarılı değil? 50 tane şey var. Biz de fazlaca futbolcu var, yeterli futbolcular var lakin takım yapısı yanlış. Çıkarılan takıma bakıyorum yanlış. Ders alma da yok bizde. Avrupa Şampiyonası’na giden takıma bak, daha sonrasında Dünya Kupası Elemeleri’ne giden takıma bak. En azından onu örnek alıp bir baksaydın” diye konuştu.
“ÇOCUKLARI SPORA YÖNELTMEK ZORUNDAYIZ”
“Türk gençlerimizi, çocuklarımızı spora yönlendirmeliyiz. Sanat, bilim üzere şeyler fazlaca kıymetli lakin spor olmadan hiç biri olmaz. Sağlam baş, sağlam bedende bulunur. Çocuklarımızı spora yöneltmek mecburiyetindeyiz. Tesislerimizi çoğaltmalıyız. Futbol alışılmış ki kıymetli fakat futboldan vazgeçtim, gençliğimizi kurtaralım. Gençliğimizi makûs yollara düşürmeyelim; uyuşturucu bağımlılığından, kahve köşelerinden, bilgisayar önlerinden kurtaralım. Çocuklarımız spor yapsın. Çamurda oynasınlar, batakta oynasınlar lakin bir yer bulsunlar, oynasınlar.”