Güngör yazısında, “İstanbul’da artık 3 bin TL’nin altında konut bulmak sıkıntı… Keza Ankara’da, İzmir’de de… Samsun’da, Konya’da, Kayseri’de de geçen yıl bin TL’ye kiralanan daireler üç katına çıktı.
Kira bedelleri niçiniyle bilhassa büyük kentlerde vazife yapan kamu çalışanları, minimum ücretliler ve öğrenciler bütçelerine göre mesken bulamıyor. Birden fazla ortak konut tutma yoluna gidiyor. Problem, saydığım vilayetlerle hudutlu değil… Neredeyse tüm Türkiye’de benzeri bir durum var.” sözünü kullandı.
Son devirde sırf yabancılara mesken kiralayan konut sahiplerine de değinen Güngör şunları kaydetti:
“Emlak sitelerinde bilhassa İstanbul, Bursa, Gaziantep’te ‘sadece yabancıya kiralık, Türkler aramasın’ yazılarını görmüşsünüzdür. Doğal, konut sahibi ve emlakçı fırsatçılık yapıyor. Yüksek fiyatlı ilanlar ile piyasayı bozuyorlar. Düşünsenize, evvelce ‘bekara konut yok, aileye uygun, yalnızca bayan kiracı arasın’ denilirdi. Nereden nereye geldik!
Ancak bu biçim ilan veren mesken sahibi ve emlakçılara makus haber vereceğim. Hukukî açıdan bu çeşit ilanlar Anayasa’nın eşitlik prensibinin ihlali manasına geliyor.
Hukukçular, bu durumun Türk Ceza Kanunu’nun 122/d fıkrasının ihlali olduğunu söylüyor.
Husus motamot şöyleki…
“Dil, ırk, milliyet, renk, cinsiyet, engellilik, siyasi fikir, felsefi inanç, din yahut mezhep farklılığından kaynaklanan nefret niçiniyle; bir şahsa kamuya arz edilmiş olan bir taşınır yahut taşınmaz malın satılmasını, evresini yahut kiraya verilmesini, bir kişinin kamuya arz edilmiş muhakkak bir hizmetten yararlanmasını, bir kişinin işe alınmasını, bir kişinin olağan bir ekonomik aktiflikte bulunmasını, engelleyen kimse, bir yıldan üç yıla kadar mahpus cezası ile cezalandırılır.”
Yani, diyeceğim o ki, bir kişinin konutunu kiralamaya uygun nitelikte iseniz ve parasını ödeyecek durumda iseniz o meskeni kiralamanıza mani yok… Pürüz çıkarmak isteyen olursa da Asliye Ceza Mahkemeleri’ne başvurabilirsiniz.”
Yatırım tavsiyesi içermez.
Kira bedelleri niçiniyle bilhassa büyük kentlerde vazife yapan kamu çalışanları, minimum ücretliler ve öğrenciler bütçelerine göre mesken bulamıyor. Birden fazla ortak konut tutma yoluna gidiyor. Problem, saydığım vilayetlerle hudutlu değil… Neredeyse tüm Türkiye’de benzeri bir durum var.” sözünü kullandı.
Son devirde sırf yabancılara mesken kiralayan konut sahiplerine de değinen Güngör şunları kaydetti:
“Emlak sitelerinde bilhassa İstanbul, Bursa, Gaziantep’te ‘sadece yabancıya kiralık, Türkler aramasın’ yazılarını görmüşsünüzdür. Doğal, konut sahibi ve emlakçı fırsatçılık yapıyor. Yüksek fiyatlı ilanlar ile piyasayı bozuyorlar. Düşünsenize, evvelce ‘bekara konut yok, aileye uygun, yalnızca bayan kiracı arasın’ denilirdi. Nereden nereye geldik!
Ancak bu biçim ilan veren mesken sahibi ve emlakçılara makus haber vereceğim. Hukukî açıdan bu çeşit ilanlar Anayasa’nın eşitlik prensibinin ihlali manasına geliyor.
Hukukçular, bu durumun Türk Ceza Kanunu’nun 122/d fıkrasının ihlali olduğunu söylüyor.
Husus motamot şöyleki…
“Dil, ırk, milliyet, renk, cinsiyet, engellilik, siyasi fikir, felsefi inanç, din yahut mezhep farklılığından kaynaklanan nefret niçiniyle; bir şahsa kamuya arz edilmiş olan bir taşınır yahut taşınmaz malın satılmasını, evresini yahut kiraya verilmesini, bir kişinin kamuya arz edilmiş muhakkak bir hizmetten yararlanmasını, bir kişinin işe alınmasını, bir kişinin olağan bir ekonomik aktiflikte bulunmasını, engelleyen kimse, bir yıldan üç yıla kadar mahpus cezası ile cezalandırılır.”
Yani, diyeceğim o ki, bir kişinin konutunu kiralamaya uygun nitelikte iseniz ve parasını ödeyecek durumda iseniz o meskeni kiralamanıza mani yok… Pürüz çıkarmak isteyen olursa da Asliye Ceza Mahkemeleri’ne başvurabilirsiniz.”
Yatırım tavsiyesi içermez.