EURO 2020’de 12 Haziran Cumartesi günü Danimarka ile Finlandiya içinde oynanan maçın 42’nci dakikasında Danimarkalı Christian Eriksen, bir anda kendini yere bıraktı. Bütün dünya canlı yayında şoke olurken, kalbi duran Eriksen’e birinci müdahale saha ortasında yapıldı.
Otomatik Eksternal Defibrilatör (OED) aygıtının sayesinde yapılan kalp masajının akabinde dakikalar daha sonra hayata döndürülen 29 yaşındaki futbolcu, futbolseverlerin telaşlı gözyaşlarıyla hastaneye kaldırıldı. Danimarka Futbol Federasyonu, şuuru açılıp hastanede genel sıhhat durumu âlâ olan Eriksen’e bir çeşit kalp pili olan Implant Edilebilir Kardiyoverter Defibrilatör (ICD) takılacağını deklare etti. Prof. Dr. Fethi Kılıçaslan, ICD isimli aygıta ait bilgileri paylaştı.
“KALBİ ŞOKLAYARAK RİTMİ OLAĞANA ÇEVİRİR”
ICD isimli aygıtın bir çeşit kalp pili olduğunu belirten Prof. Dr. Fethi Kılıçaslan, “ICD, ortalama 80 ile 100 gram içinde değişen bir yüke sahiptir. Çoklukla sol göğsün ön yüzüne ve derinin 3-4 santimetre altına yerleştirilir. En kıymetli nazaranvi ritim bozukluğu olan hastada kalp durması yaşandığı taktirde birebir bir hekimin dışarıdan yaptığı üzere içerden kalbi şoklayarak ritmi olağana çevirmektir. ICD, ritim bozukluğunu fazlaca kısa müddette belirlerler. Duran bir kalbi ortalama 15-20 saniye içerisinde bir daha çalıştırır. Aslında bu aygıt, acil servislerde kullanılan ve göğüs duvarına konularak şok veren aygıtların beden içerisine yerleştirilen minyatürüdür” dedi.
“HAYATI OLUMSUZ ETKİLEMEZ”
Kalp yetersizliği, ölümcül ritim bozuklukları, doğuştan gelen kalp büyümeleri ve kalp bozukluklarının ICD aygıtı gerektiren hastalıklar olduğunu tabir eden Prof. Dr. Fethi Kılıçaslan, “Eğer hastada kalp durması, damar tıkanıklığı üzere tedavi edilebilir bir niçinden kaynaklanıyorsa ICD takmaya muhtaçlık duymayız. Lakin Danimarkalı futbolcu Eriksen meselade olduğu üzere makul ve düzeltilebilir bir sebebi yoksa hekim olarak ICD kullanmaya muhtaçlık duyarız. Zira ileride birebir durumun yinelanma mümkünlüğü çok yüksektir. ICD, hastaların olağan ömrünü muhakkak olumsuz istikamette etkilemez” diye konuştu.
“FUTBOL MESLEĞİ BİTEBİLİR”
Bedeninde ICD olan profesyonel bir atletin mesleğine devam etmesinin mümkün olmadığını kaydeden Prof. Dr. Fethi Kılıçaslan kelamlarını şöyleki tamamladı:
“Rekabetin olduğu sporlarda kalp ritmi bozukluklarının yenidenlanma oranı epeyce daha fazladır. ICD, kalp durmasını engelleyen bir aygıt değil, bilakis duran kalbe elektroşok vererek bir daha çalışmasını sağlayan bir aygıttır. Her ne sebeple olursa olsun insan ömrünü tehlikeye sokacak bir spor aktivitesini yapmamak gerekir. Ayrıyeten hekimler olarak biz profesyonel spor kulüplerinin atletlerini her yıl tertipli olarak kalp denetiminden geçirmesini tavsiye ediyoruz.”
Otomatik Eksternal Defibrilatör (OED) aygıtının sayesinde yapılan kalp masajının akabinde dakikalar daha sonra hayata döndürülen 29 yaşındaki futbolcu, futbolseverlerin telaşlı gözyaşlarıyla hastaneye kaldırıldı. Danimarka Futbol Federasyonu, şuuru açılıp hastanede genel sıhhat durumu âlâ olan Eriksen’e bir çeşit kalp pili olan Implant Edilebilir Kardiyoverter Defibrilatör (ICD) takılacağını deklare etti. Prof. Dr. Fethi Kılıçaslan, ICD isimli aygıta ait bilgileri paylaştı.
“KALBİ ŞOKLAYARAK RİTMİ OLAĞANA ÇEVİRİR”
ICD isimli aygıtın bir çeşit kalp pili olduğunu belirten Prof. Dr. Fethi Kılıçaslan, “ICD, ortalama 80 ile 100 gram içinde değişen bir yüke sahiptir. Çoklukla sol göğsün ön yüzüne ve derinin 3-4 santimetre altına yerleştirilir. En kıymetli nazaranvi ritim bozukluğu olan hastada kalp durması yaşandığı taktirde birebir bir hekimin dışarıdan yaptığı üzere içerden kalbi şoklayarak ritmi olağana çevirmektir. ICD, ritim bozukluğunu fazlaca kısa müddette belirlerler. Duran bir kalbi ortalama 15-20 saniye içerisinde bir daha çalıştırır. Aslında bu aygıt, acil servislerde kullanılan ve göğüs duvarına konularak şok veren aygıtların beden içerisine yerleştirilen minyatürüdür” dedi.
“HAYATI OLUMSUZ ETKİLEMEZ”
Kalp yetersizliği, ölümcül ritim bozuklukları, doğuştan gelen kalp büyümeleri ve kalp bozukluklarının ICD aygıtı gerektiren hastalıklar olduğunu tabir eden Prof. Dr. Fethi Kılıçaslan, “Eğer hastada kalp durması, damar tıkanıklığı üzere tedavi edilebilir bir niçinden kaynaklanıyorsa ICD takmaya muhtaçlık duymayız. Lakin Danimarkalı futbolcu Eriksen meselade olduğu üzere makul ve düzeltilebilir bir sebebi yoksa hekim olarak ICD kullanmaya muhtaçlık duyarız. Zira ileride birebir durumun yinelanma mümkünlüğü çok yüksektir. ICD, hastaların olağan ömrünü muhakkak olumsuz istikamette etkilemez” diye konuştu.
“FUTBOL MESLEĞİ BİTEBİLİR”
Bedeninde ICD olan profesyonel bir atletin mesleğine devam etmesinin mümkün olmadığını kaydeden Prof. Dr. Fethi Kılıçaslan kelamlarını şöyleki tamamladı:
“Rekabetin olduğu sporlarda kalp ritmi bozukluklarının yenidenlanma oranı epeyce daha fazladır. ICD, kalp durmasını engelleyen bir aygıt değil, bilakis duran kalbe elektroşok vererek bir daha çalışmasını sağlayan bir aygıttır. Her ne sebeple olursa olsun insan ömrünü tehlikeye sokacak bir spor aktivitesini yapmamak gerekir. Ayrıyeten hekimler olarak biz profesyonel spor kulüplerinin atletlerini her yıl tertipli olarak kalp denetiminden geçirmesini tavsiye ediyoruz.”