Ümit Genç
İrtibat ayrıntıları
Ligde önderin şampiyonluğunu kabullenmeyen;
ekip yok,
teknik adam yok,
oyuncu yok,
lider yok,
yorumcu yok,
taraftar yok.
bu biçimde bir futbol ortamında ‘biz olduk’ rehavetinin gelmeyeceğini düşünmek saçma olurdu. her insanın kullanmayı fazlaca sevdiği söz ‘rehavet’ olsa da aslında bunun ismi motivasyon kaybı ve çok doğal.
Garip, epey garip bir dönem yaşıyoruz. Trabzonspor’u baskı altına alacak hiç bir öge kalmadı. Puan farkını iki elle sayamıyorsun. Hangi hafta şampiyon olacağını ikinciye bırakmışsın. Daha kendi maçına çıkmadan Konyaspor kaybediyor. Yani rakip bizatihi uzaklaştırıyor. Yeterlice boşa alıyorsun.
ötürüsıyla itici güç kaybı yaşıyor Trabzonspor.
DOZU GİDEREK ARTAN O TELAFFUZ
Abdullah Avcı’nın şampiyonluk kelamını ettiği Kayserispor galibiyetinden bu tarafa yaşıyor bunu. Haftalar azaldıkça dozu giderek artan bu telaffuz, olayın gerçekleşme durumunu uzattı. Hocanız ‘hiç bir şey kazanmadık’ derse diğer motive olursunuz, ‘şampiyonuz’ derse kutlama moduna geçersiniz. Kalan 6 hafta için hocayı bu mevzuda suçlamak da hakikat değil. Tüm kamuoyu üzere malumu konuşmak durumundaydı artık. Ancak yarattığı etkiyi de göz gerisi etmemek lazım.
ES GEÇİLEN KIRMIZI KART
Gelelim maça… Uğurcan bıraksa Gaziantep birinci yarıda öne geçerdi. aslına bakarsanız Trabzonspor’un kısa aralıklarla maça asıldığı anlar da daima Gaziantep’in tehditkar geldiği dakikalardı. Tempoyu rakibine bakılırsa ayarlayan son haftalardaki Trabzonspor rahatlığını bozacak tek şey geriye düşmek olurdu. Oyunu değiştirecek gol gelmedi. Birinci yarının uzatmasında Ertuğrul’un Nwakaeme’nin direkt olarak bileğine bastığı konumda es geçilen kırmızı kart çıksaydı ikinci yarı eksik rakibe karşı uyandırabilirdi tahminen. Kimse üstünde durmadı. Deplasmanda Gaziantep’i yenmenin güç olduğuna herkes ikna. Lakin bir daha sonraki haftanın şampiyonluk tipi bu maça bağlıyken bu kadar reaksiyonsuz kalmak sanırım bir bahar yorgunluğu.
Ümit Genç
İrtibat ayrıntıları
Ligde önderin şampiyonluğunu kabullenmeyen;
ekip yok,
teknik adam yok,
oyuncu yok,
lider yok,
yorumcu yok,
taraftar yok.
bu biçimde bir futbol ortamında ‘biz olduk’ rehavetinin gelmeyeceğini düşünmek saçma olurdu. her insanın kullanmayı fazlaca sevdiği söz ‘rehavet’ olsa da aslında bunun ismi motivasyon kaybı ve çok doğal.
Garip, epey garip bir dönem yaşıyoruz. Trabzonspor’u baskı altına alacak hiç bir öge kalmadı. Puan farkını iki elle sayamıyorsun. Hangi hafta şampiyon olacağını ikinciye bırakmışsın. Daha kendi maçına çıkmadan Konyaspor kaybediyor. Yani rakip bizatihi uzaklaştırıyor. Yeterlice boşa alıyorsun.
ötürüsıyla itici güç kaybı yaşıyor Trabzonspor.
DOZU GİDEREK ARTAN O TELAFFUZ
Abdullah Avcı’nın şampiyonluk kelamını ettiği Kayserispor galibiyetinden bu tarafa yaşıyor bunu. Haftalar azaldıkça dozu giderek artan bu telaffuz, olayın gerçekleşme durumunu uzattı. Hocanız ‘hiç bir şey kazanmadık’ derse diğer motive olursunuz, ‘şampiyonuz’ derse kutlama moduna geçersiniz. Kalan 6 hafta için hocayı bu mevzuda suçlamak da hakikat değil. Tüm kamuoyu üzere malumu konuşmak durumundaydı artık. Ancak yarattığı etkiyi de göz gerisi etmemek lazım.
ES GEÇİLEN KIRMIZI KART
Gelelim maça… Uğurcan bıraksa Gaziantep birinci yarıda öne geçerdi. aslına bakarsanız Trabzonspor’un kısa aralıklarla maça asıldığı anlar da daima Gaziantep’in tehditkar geldiği dakikalardı. Tempoyu rakibine bakılırsa ayarlayan son haftalardaki Trabzonspor rahatlığını bozacak tek şey geriye düşmek olurdu. Oyunu değiştirecek gol gelmedi. Birinci yarının uzatmasında Ertuğrul’un Nwakaeme’nin direkt olarak bileğine bastığı konumda es geçilen kırmızı kart çıksaydı ikinci yarı eksik rakibe karşı uyandırabilirdi tahminen. Kimse üstünde durmadı. Deplasmanda Gaziantep’i yenmenin güç olduğuna herkes ikna. Lakin bir daha sonraki haftanın şampiyonluk tipi bu maça bağlıyken bu kadar reaksiyonsuz kalmak sanırım bir bahar yorgunluğu.
Ümit Genç