Adamdan saymak deyimi ne anlama gelir ?

Ilay

New member
[color=] Adamdan Saymak Deyimi: Toplumsal Cinsiyet, Değer ve İnsani İlişkiler Üzerinden Bir Analiz

"Adamdan saymak" deyimi, Türkçemizde sıkça karşılaştığımız, zaman zaman da yanlış anlaşılan, derin bir anlam taşıyan bir ifade. Bu deyim, genellikle birinin saygınlığını, değerini ya da insanlıkla ilgili kabul edilebilir özelliklerini ifade etmek için kullanılır. Ancak, bu deyimi bir adım daha derinlemesine incelemek, sadece kelime anlamıyla yetinmek, bize çok daha fazla şey söyleyebilir. Neden "adam" sözcüğü burada özel bir anlam taşıyor? "Saymak" kelimesiyle ne kastediliyor? Ve en önemlisi, bu deyim toplumsal cinsiyet rollerini, değerlerimizi ve insan olmanın ne anlama geldiğini nasıl yansıtıyor?

Hadi, gelin bu deyimi daha yakından inceleyelim. Hem tarihi kökenlerine bakalım, hem de günümüz toplumunda nasıl bir yankı uyandırdığını tartışalım. Belki de bu deyimi daha derinlemesine anladığımızda, toplumsal yapıyı ve insanlar arasındaki ilişkileri de daha net bir şekilde görebiliriz.

[color=] Adamdan Saymak Deyiminin Kökenleri

“Adamdan saymak” deyimi, köken olarak çok derinlere gitmemekle birlikte, çok eski zamanlarda toplumda erkeksi özelliklerin öne çıkmasıyla bağlantılıdır. Buradaki “adam” kelimesi, bir insanı tanımlamak yerine, özellikle erkeklere ait bir değeri, duruşu ve gücü simgeler. Yani bu deyim aslında, toplumun erkekten beklediği belli başlı özelliklere sahip birini tanımlamak için kullanılır. Adam gibi olmak, saygın olmak, dürüst ve güçlü olmak gibi kavramlarla ilişkili bir terimdir. Esasında, burada toplumsal olarak benimsenmiş bir erkeğin ideal modeli vurgulanır.

Bir kişi “adam gibi davranıyor” ya da “adamdan sayılıyor” denildiğinde, bu kişi genellikle toplumun belirlediği ahlaki, fiziki ve toplumsal normları karşılayan, güçlü, sağduyulu, güvenilir ve oturmuş bir kişilik olarak değerlendirilir. Bu deyim, aslında bir insanın, erkekse, toplumsal olarak kabul edilen erdemleri, değerleri taşımadığında, ‘adamdan sayılmadığı’ anlamına da gelir. Dolayısıyla, deyim aynı zamanda kadınların ve erkeklerin toplumda nasıl kategorize edildiğini ve kabul edildiğini de derinden etkileyen bir ifadedir.

[color=] Günümüzde Adamdan Saymak Deyimi ve Toplumsal Cinsiyet

Günümüzde “adamdan saymak” deyimi, hala sıkça kullanılmakla birlikte, anlamı bazen pek çok açıdan sorgulanabilir bir hal almıştır. Özellikle toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadın hakları konusunda yapılan çalışmalarla birlikte, bu tür deyimlerin içeriği üzerinde çok daha fazla düşünülmeye başlanmıştır. Bu deyim, genellikle erkeklere ait bir değer sistemini yücelten ve buna karşılık kadınları dışlayan bir anlam taşır. Bugün, "adam gibi olmak" kavramı, çoğunlukla "erkek gibi" ya da "erkeksi" olmakla eş anlamlıdır. Birinin "adam gibi" kabul edilmesi için fiziksel, duygusal ya da psikolojik olarak erkeklik kalıplarına uyması beklenir.

Bu da toplumsal cinsiyetle ilgili derin bir soruyu gündeme getirir: Neden "adam"lık, sadece erkeklik üzerinden tanımlanır? Kadınlar “adamdan sayılmak” için aynı kalıplara uymak zorunda mıdır? Kadınlar için toplumda bu tür bir kavram var mıdır? Gerçekten de kadınların belirli bir “adamlık” ölçütüne ulaşmaları mı beklenmektedir? Yoksa bu tür deyimlerle toplumsal baskılar ve rollerin kadınlar üzerindeki etkisini mi fark ediyoruz?

İşte bu noktada, kadınların toplumsal etkiler ve empati üzerine odaklandıkları bakış açıları devreye girer. Kadınlar, genellikle toplumsal bağlara, ilişkilere ve duygu durumlarına daha fazla dikkat ederken, bu deyimin varlığını sorgulayarak, toplumsal cinsiyetin nasıl belirleyici bir faktör haline geldiğini gösteriyorlar. Bir kadının "adamdan sayılması", onun toplumsal olarak erkeklerin sahip olduğu güçlü ve dayanaklı kimlik özelliklerine sahip olması beklenen bir zorunluluk değildir. Burada aslında kadınların, toplumsal cinsiyetin dayatmalarına karşı kendilerine ait bir “adamlık” tanımı yaratabilme hakları vardır.

[color=] Erkeklerin Bakış Açısı: Stratejik ve Çözüm Odaklı

Erkekler açısından ise bu deyim, genellikle çok daha stratejik ve çözüm odaklı bir bakış açısı ile değerlendirilir. Erkeklerin “adam gibi” sayılabilmesi için toplumsal olarak belirlenen belli başlı standartları karşılamaları gerektiği vurgulanır. Güçlü olmak, başarılı olmak, duygularını kontrol edebilmek gibi erkeğe ait özellikler, "adamdan sayılmak" için genellikle gerekli görülür. Bu da, erkeklerin bazen toplumsal beklentiler doğrultusunda duygu ve düşüncelerini saklamalarına yol açar.

Erkekler için, “adam” olma düşüncesi, toplumsal baskılara dayanma, belirli başarıları elde etme ve genellikle belirli mesleki ya da sosyal statülerine ulaşma üzerine şekillenir. Bu baskı, erkeklerin çözüm odaklı bir düşünme biçimi geliştirmesine neden olur. Çoğu zaman, erkekler bu deyimi yaşamlarını şekillendiren, çözmeye çalıştıkları bir problem olarak görürler. Çünkü "adam gibi" olmak, onlara toplumsal olarak saygı, prestij ve değer kazandıran bir durumdur.

[color=] Gelecekte Adamdan Saymak: Toplumsal Değişim ve Yeniden Tanımlama

Toplumsal cinsiyet eşitliği üzerine yürütülen çalışmalar ve değişen normlarla birlikte, “adamdan saymak” deyimi de zamanla değişecektir. Gelecekte, bu deyimin anlamı daha kapsayıcı bir hale gelebilir. Toplumlar daha eşitlikçi bir yapıya büründükçe, kadınlar ve erkekler için geçerli olan "adam olma" kavramları birbirinden ayrılabilir. Kadınların ve erkeklerin kendi kimliklerini oluşturduğu bir dünya, her bireyin “adam” olmadan önce kendi değerini bulabileceği bir yer olacaktır.

Bu durumda, deyimin toplumsal olarak yeniden şekillendirilmesi gerektiği açık bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır. Belki de hep birlikte, bir insanın "adamdan sayılması" için sahip olması gereken tek şeyin, insanlık onuru ve empati olduğunu fark edebiliriz. Kadınlar, erkekler ve tüm bireyler için daha adil bir değer ölçütü ortaya koymak, toplumsal yapıyı çok daha sağlam temellere oturtacaktır.

[color=] Deneyimlerinizi Paylaşın!

“Adamdan saymak” deyimi hakkındaki düşüncelerinizi merak ediyorum. Sizin için bu deyim ne anlama geliyor? Kadınlar ve erkekler için bu deyimin anlamı gerçekten de farklı mı? Toplumsal normlar, bu deyimi nasıl şekillendiriyor? Gelecekte, cinsiyet eşitliği ve adalet açısından bu deyim nasıl bir dönüşüm geçirebilir? Kendi görüşlerinizi ve deneyimlerinizi paylaşarak bu konuda hep birlikte daha fazla düşünelim ve tartışalım.
 
Üst